
okuyabilirsiniz.
Kanın damar içindeki akışının bozulmasıdır. Kronik bir hastalık olan damar tıkanıklığında; hipertansiyon, yüksek kolesterol, stresli yaşam, sigara, alkol ve genetik yapı önemli risk faktörleridir.

Damar tıkanıklığı nedir?
Kanın damar içindeki akışının bozulmasıdır. Kronik bir hastalık olan damar tıkanıklığında; hipertansiyon, yüksek kolesterol, stresli yaşam, sigara, alkol ve genetik yapı önemli risk faktörleridir.
Damar tıkanıklığının belirtileri nelerdir?
Damar tıkanıklığı belirli bir kritik noktaya gelmeden bulgu vermez. En önemli bulguları tuttuğu organa göre değişir. Göğüs ağrısı kalp damarlarında, ayaklarda güçsüzlük ve yürümeyle ortaya çıkan ağrı bacaklarda, ani görme kaybı, his kaybı, bulanık görme gibi durumlar ise baş ve boyun damarlarında oluşan bir tıkanıklığın habercisi olabilir.
Damar tıkanıklığı hangi yaşlarda görülür?
Damar tıkanıklığı, ileri yaş hastalığı olarak bilinmekle beraber günümüzde yaşam şartlarının değişmesiyle birlikte ve yüksek kalorili besinlerin tüketilmesi, hazır gıdaların artması, daha stresli bir yaşamın sürdürülmesi nedeniyle yaş sınırı daha alt seviyeye düşmüştür. Geçmişte 35-40 yaş civarı olan bu sınır, günümüzde 35 yaşın altına inmiştir.
Damar tıkanıklığı nasıl tedavi edilir?
Damar tıkanıklığı olan hastaların, hastalığın ilerlemesini önlemeleri ve bir an önce tedavi için harekete geçmesi gerekir. Hastalığı engellemenin en önemli yolu genetik faktörlerin dışındaki risk faktörlerini kontrol altına almaktır. Diyet, başta sigara olmak üzere diğer zararlı alışkanlıklardan uzak durma, egzersiz yapma gibi sağlıklı bir yaşam tarzını benimseme alınacak önlemler arasında yer alır. Bu önlemler hastalığı engellediği gibi erken dönemde tedavinin en önemli basamağıdır.
Yaşam tarzı, beslenme ve alışkanlıklarla ilgili tedaviye ek ilaç tedavisi de uygulanabilir. Hastalığın erken döneminde bu tip bir tedavi ile hastalar büyük oranda rahat edebilirler. Ayrıca ilaç tedavisi bacak damar hastalıklarının ve kalp ya da beyin damarlarına bağlı kötü olayların gelişmesinin engellenmesinde de etkilidir.
İlaç tedavisi ve alınan yaşam tarzındaki önlemlere rağmen hastanın şikayetleri devam ettiğinde cerrahi tedavi uygulanabilmektedir. Hastada ilk teşhiste yaygın damar tıkanıklığı olduğunda ise ilk müdahale cerrahi tedavidir.