Hemen Arayın

Her yeni yaşta cildimiz bize ne söylüyor?

okuyabilirsiniz.

Yaşlanmanın cildimizin de değişmesi çok doğal. Peki yaşlanmanın cildimizdeki olumsuz etkileri neler ve bunları nasıl azaltıp yavaşlatabiliriz?

Yaşımız ilerledikçe tüm organlarımız gibi cildimizde de bazı değişiklikler olduğunu biliyoruz. Peki bu değişiklikler nelerdir ve eğer bu değişiklikler bizi mutsuz ediyorsa önlemek, yavaşlatmak ya da tedavi etmek için neler yapabiliriz? Anadolu Sağlık Merkezi Deri Hastalıkları Uzmanı Dr. Kübra Esen Salman bu yazımızda hepsini yanıtlıyor… 
 

Her yeni yaşta cildimiz bize ne söylüyor?

KIRIŞIKLIKLAR 

Botoks ne kadar kalıcı?

Yaşla birlikte cildimizde görülen değişikliklerden ilki kırışıklar. Çünkü yüz kaslarımız diğer kaslarımızdan farklı özelliklere sahip. Bu kasların bir ucu deriye diğer ucu yüz kemiklerimize yapışıyor ve kasıldıklarında sert bir doku olan kemiği çekiştiremeyeceği için yumuşak bir doku olan deriyi çekiştirerek gülmek, kızmak, ağlamak gibi pek çok duyguyu ifade etmemizi sağlıyor. Bunlara mimik hareketleri ve bu hareketlerle yüzümüzde oluşan çizgilere mimik çizgileri diyoruz. Ancak zamanla güneş ışınlarının zararlı etkileri, yaş ile birlikte derimizde meydana gelen incelme, derimizin su tutma kapasitesinin azalması, sağlıksız beslenme, sigara gibi faktörlerle birlikte bu mimik çizgileri sadece mimik yaptığımızda (dinamik çizgiler) değil mimik yapmadan istirahat halinde (statik çizgiler) bile fark edilir hale geliyor. İşte bu çizgilerin yüzümüze yerleşmemesi için yapılan işlemlerin başında botoks (botulinum toksin) uygulamaları geliyor. Botoks işlemi bu mimik çizgilerine sebep olan kasların gücünü azaltmak için kullanılan bir yöntem. Etkisi yaklaşık 4-6 ay kadar devam ediyor. 

Peki botoks uygulamaları için en uygun yaş aralığı nedir? Aslında bu uygulama için net bir aralık yok. Ne zaman mimik çizgilerimizin derinleşmeye, belirginleşmeye başladığını fark edersek o zaman yapılabilir. Bu bazen 20’li, bazen 30’lu yaşlarda olabilir. Botoksa başlama zamanımızın geldiğini anlamamızda, mimik çizgilerimizin istirahat halinde bile belirgin hale gelmesini önemli bir işaret olarak kabul edebiliriz. Kalıcı mimik çizgilerimiz oluştuktan sonra yapılan botoks uygulamaları maalesef, oluşmadan önce yapılan uygulamalar kadar etkili olamıyor. Bu durumda farklı birçok uygulamalara da ihtiyaç duyuluyor. En sık karşılaştığımız mimik çizgileri göz kenarlarındaki kaz ayağı çizgileri, kaş arasında görülen kaş çatma çizgileri, alındaki yatay çizgilenmeler, dudak üzerindeki barkod çizgileri olarak da adlandırılan dikey çizgilenmelerdir. Bu bölgelerde mimik yapmadan da fark edilen çizgiler oluşmuşsa ve bu görüntü kişiyi rahatsız ediyorsa botoks vakti artık gelmiş kabul edilebilir. 

DERİ SARKMASI 

Yaş ile birlikte derimizde olan bir diğer değişiklik ise deri sarkmaları. Aslında bu görüntünün nedeni, 40’lı yaşlardan itibaren yer çekiminin etkisiyle deri altındaki yüzeysel yağ yastıkçıklarının aşağı doğru sarkması ve bu sırada üzerindeki deriyi de aşağıya doğru çekmesidir. Ayrıca derin yağ dokusunun hacminin yaş ile birlikte azalması da derimizin sarkık görünmesine neden olur. Bununla birlikte yüz derisini aşağı doğru çeken kasların yaş ile birlikte tonusunun (gücünün) artmasıyla derimizi aşağı doğru çekmesi de sarkık görüntünün ortaya çıkmasına neden olan faktörlerdendir. Bu değişiklikler sonrasında ortaya çıkan göz altlarında çökme, ağız kenarı çizgilerinde belirginleşme, ağız köşelerinin aşağı doğru sarkması, çene hattının eski netliğini kaybedip girintili çıkıntılı bir hal alması ve gıdı oluşumu yüzümüzün yaşlı, yorgun ve mutsuz görünmesine neden olur.

Peki bu sarkmaların oluşumunu yavaşlatmak ya da oluşan sarkmaları düzeltmek için neler yapılabilir? 
Tabii ki cildimizi çeşitli kremlerle beslemek, uyarmak çok önemli ama yeterli değil. Bunlarla birlikte; 

  • Derinin sarkmasına sebep olan, yukarıda bahsettiğimiz tüm faktörlere müdahale etmek gerekir. 
  • Deri altı yağ dokusundaki hacim azalmasını çeşitli dolgu maddeleriyle destekleyerek düzeltebilir ya da boyunda yer alan ve yüzü aşağıya doğru çeken platizma kasının artan tonusunu botoks uygulamalarıyla azaltabiliriz. 
  • Derideki kolajen yapıların da yaş ile birlikte miktarının azalması sarkmalara sebep olabileceği için yeni kolajen oluşumunu uyaran çeşitli mezoterapi, PRP, altın iğne tedavilerini de deri sarkmalarının önlenmesinde kullanabiliriz. 

CİLT LEKELERİ 

Cilt Lekeleri Nasıl Geçer?

Yaşlandıkça derimizde oluşan üçüncü değişiklik ise cilt lekeleri. Güneşin zararlı ultraviyole ışınlarının etkisiyle cildimizde açıklı koyulu kahverengi lekeler oluşabiliyor. Fazla güneşlenme, solaryum gibi yollarla maruz kalınan ultraviyole ışınları derimizde pigment artışlarına neden olarak, deri rengimizin bozulmasına ve renk düzensizliklerine sebep olabilir. Bu lekelerin derinliği, uygulanacak tedavi yönteminin belirlenmesinde oldukça önemlidir. Bu yüzden öncelikle deri hastalıkları uzmanınızın yapacağı muayeneyle lekenin türü ve en uygun tedavi şekli belirlenerek elde edilen düzelme miktarına göre tedaviye yön verilir. Leke tedavisinde kontrollü bir şekilde yapılan çeşitli yüz soyma tedavileri (kimyasal peelingler), mezoterapi, PRP, lazer işlemleri yapılabilir.

Tüm bunları göz önüne aldığımızda cildimizi düzenli olarak deri yapımıza uygun bir nemlendirici ile beslemek ve yine deri yapımıza uygun bir güneş koruyucuyla güneşin zararlı etkilerinden korumak, beslenme şeklimize ve alışkanlıklarımıza dikkat ederek yaşlanmanın cildimiz üzerindeki olumsuz etkilerini yavaşlatabiliriz. Tecrübeli ellerde uygun zamanda uygun işlemlerle de yaş ilerledikçe ortaya çıkan istenmeyen değişiklikleri düzeltmek, ilerleyen yaşlarda daha canlı, parlak, daha az sarkmış ve daha az yorgun bir cilde sahip olmamızı sağlayacaktır.   



 

Paylaş WhatsApp
Randevu Al
Uzm. Dr. Kübra Esen Salman
Doktorun Biyografisini Gör

Tıp eğitimini 2005-2011 yılları arasında İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde tamamladıktan sonra, 2012 yılında Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi Dermatoloji Kliniği’nde uzmanlık eğitimine başladı. Uzmanlık eğitimi boyunca ulusal ve uluslararası birçok kongre ve kursa katılımının yanı sıra özellikle kaşıntı, kronik deri hastalıklarında ışık tedavisinin kullanımı ve saç hastalıkları konusunda bilimsel araştırmalara katkıda bulundu. Uzmanlık eğitimi süresince edindiği klinik dermatoloji tecrübesine ek olarak, çok sayıda eğitim, kurs katılımı ve uygulama sonucu kozmetik ve estetik dermatolojik işlemler alanında tecrübe kazandı. Aralık 2016 - Mayıs 2017 tarihleri arasında Kırklareli Babaeski Devlet Hastanesi’nde, Haziran 2017 - Ekim 2018 tarihleri arasında Tuzla Devlet Hastanesi’nde ve Kasım 2018 – Ekim 2019 tarihleri arasında Medical Park Gebze Hastanesi’nde uzman doktor olarak çalıştı. Evli olan Kübra Esen Salman, Ekim 2019 tarihinden bu yana Anadolu Sağlık Merkezi’nde Deri Hastalıkları Uzmanı olarak görevini sürdürüyor.


Randevu almak artık daha da kolay!

Apple Store ve Google Play Store’dan indireceğiniz Anadolu Sağlık Online Servisler uygulamasıyla işlemlerinizi çok daha hızlı yapabileceksiniz.

Uygulamamızı şimdi indirirseniz anında dilediğiniz doktordan online randevu alabilir, test ve görüntüleme sonuçlarınıza kolayca ulaşabilir ve geçmiş doktor ziyaretlerinizi görüntüleyebilirsiniz.

app store
google play

Öncelikle Anadolu Sağlık Merkezi olarak birinci önceliğimizin hasta/hasta yakınlarımızın ve çalışanlarımızın sağlığı olduğunu belirtmek isteriz. Bu doğrultuda, dünyadan sonra Türkiye’de de Coronavirus (COVID–19) vakası görülmesinin ardından hastalarımızı ve refakatçilerimizi korumak ve güvenliklerini en üst seviyede tutmak amacıyla hastane yönetiminin aldığı önlemler çerçevesinde hasta ziyaretlerine bir süreliğine izin verilmeyeceğini paylaşmak isteriz.

Hastanemizde yatan hastalarımıza yalnızca bir refakatçinin eşlik etmesini önemle rica ederiz.

Anlayışınız için teşekkür ederiz.