Kalp yetmezliği

Kalp damarlarının tıkanması, tıkanan damarın işlevini yitirmesi, kalp kasının iyi kasılamaması sonucunda ortaya çıkan bir sorundur.  Kalp yetmezliğinde neden karın şişkinliği olur? Organların beslenmesi ve iyi çalışması için gereken oksijeni taşıyan kan, kalbin pompalaması ile vücuda dağılır. Kalp yetersizliği kalbinizin gücünün zayıflaması anlamındadır. Gücü zayıflayan kalp organlara yeteri kadar kan pompalayamaz. Normal kalp akciğerlerden temizlenmiş oksijenlenmiş olarak kendine gelen kanın yüzde 50-80’ini her pompalamada vücuda dağıtır. Kalbin bu performansı kalp yetersizliğinde yüzde 50’nin altına düşmektedir. Dolayısıyla kalbe gelen kanın bir kısmı vücuda pompalanamayınca akciğerlerde sıvı halde birikir ve nefes darlığına yol açar. Kalbin gücü daha da azalırsa, su sadece akciğerlerde değil bacaklarda ve karında da birikir.    
Kalp yetmezliğinde, kalp vücudun ihtiyacı kadar olan kanı pompalayamaz, bu nedenle akciğerlerde ve vücudun farklı bölgelerinde sıvı birikimi ortaya çıkabilir. Dolayısıyla hayati bir hastalık olan kalp yetmezliğinde, hastaların kendi klinik durumları ile ilgili değişiklikleri iyi takip ederek, gerektiğinde doktorlarını bilgilendirmeleri büyük önem taşır.

Her yaşta görülebilen bir hastalık olsa da, çoğunlukla yaşlı popülasyon hastalığıdır. Kalp damar hastalıkları, hipertansiyon, kalp kapağı hastalığı, kalp kası hastalığı veya iltihabı ve doğumsal kalp hastalıkları kalp yetmezliğine neden olabilir.

• Koroner arter darlıkları ve damarın tam tıkanması ile olan kalp krizi 
• Kalp kapakçıklarının hastalıkları 
• Yüksek tansiyon 
• Diyabet 
• Virüslerle olan kalp kası iltihabı 
• Doğumsal kalp hastalıkları 
• Kalp kasının aşırı derecede kalın olması 
• Ailevi kalp kası hastalığı 
• Bazı bağ doku-kas hastalıkları kalp yetmezliğine yol açabilir.  

Tansiyonun düşmesi veya yükselmesi kalp yetmezliğinde bir belirti değildir. Eğer ki, tansiyondan kaynaklanan bir kalp yetmezliği ise tansiyon yükseldiğinde kalp yetmezliği daha fazla belirti verir. Tansiyon mutlaka ideal seviyelerde olmalıdır.   

• Yürürken, merdiven veya yokuş çıkarken nefes darlığı görülür. Kişi eskiden rahat yapabildiği aktiviteler sırasında nefes darlığı yaşar. Önce zorlu eforlarda nefes darlığı başlar, sonra basit işler sırasında da nefes darlığı görülür. En belirgin belirti nefes darlığıdır.
• Düz yatınca nefes darlığı oluşur. Birkaç yastıkla uyuma ihtiyacı hissedilir. Kişi geceleri boğuluyormuş hissine kapılıp, kapıyı pencereyi açmak isteyebilir.  
• Kaslara yeterince kan pompalanmadığı için kişide aşırı yorgunluk ve halsizlik hali oluşur.
• İleri seviyedeki kalp yetmezliğinde sindirim bozuklukları oluşur. Karında şişkinlik gerginlik hissi meydana gelir. 
• Ani kilo alma 
• Öksürük 
• Ayaklarda, ayak bileklerinde, bacaklarda ve karında şişme 
• Nabzın hızlanması, ritim bozuklukları 
• Sık idrara çıkma (özellikle geceleri) 

Doğuştan görülen kalp yetmezliği genelde doğumsal kalp hastalıklarına (delikler, gelişmeyen damarlar, yapısal bozukluklar gibi) bağlıdır ve bu hastalara yaklaşım kalp yetersizliğinden çok altta yatan doğumsal kalp hastalığı ile ilgilidir. 
Kalp yetmezliği  genetik midir? Genetik faktörler kalp yetersizliği ile sonuçlanabilecek diğer hastalıklarla ilgilidir.   

Tedavi, rahatsızlığın altında yatan nedeni çözmekten geçmektedir. Örneğin; eğer damar tıkanıklığı sebebiyle bir kalp yetersizliği oluşmuşsa, damar tıkanıklığı tedavi edilir. Neden, hipertansiyon ise hipertansiyon kontrolü sağlanır. İlaçların yetersiz kaldığı ileri evre kalp yetersizliğinde hastaya kalp pili takılır. Cerrahi çok özel kalp yetmezliği vakalarında kullanılır. Çok ileri seviyelerdeki kalp yetersizliğinde ise kalp nakli çözüm olmaktadır. Fakat nakil çok standart bir tedavi değildir.   
Kalp yetersizliğinin tamamen tedavisi, kalbi tekrar normal gücüne kavuşturulmasını sağlayacak bir yöntem hali hazırda mevcut değildir. Ancak başta sıvı toplanması olmak üzere kalp yetersizliğinin belirtilerini, sıkıntılarını azaltan, kalbin yükünü azaltarak daha iyi performansla çalışmasını sağlayan, kalbin daha da güçsüzleşmesini önleyebilen ve hastanın hayat kalitesini iyileştiren pek çok tedavi yöntemi mevcuttur. İlaçlara ilave olarak cerrahi girişimler, pil tedavisi, kalp nakli, kök hücre uygulaması gibi tedavi yöntemleri de mevcuttur.   
Kalp yetmezliğini önlemenin yanı sıra kontrol altına almak için sigarayı bırakmak, tuz tüketimini azaltmak, kilo kontrolünü sağlamak ve egzersiz yapmak son derece önemlidir. Ancak idrar söktürücü, tansiyon düşüren, kalp kaslarını güçlendiren ve akciğerde sıvı birikimi oluşan ödemin atılmasını sağlayan ilaçlarla da hastalık kontrol altına alınmaktadır. 

Kalp yetersizliğinde kalp pili son yıllarda kullanılmaya başlandı. Bununla beraber bütün kalp yetersizliği hastaları için uygulanan bir tedavi yöntemi değildir. Kalp yetersizliğinde esas bozukluk kalp kasının yeterince kasılamaması dolayısıyla kalbin pompa fonksiyonunun bozulmasıdır. Bazı kalp hastalarında ayrıca kalbin elektrik ileti sisteminde de sorunlar olur. Elektrik ileti sistemi kalbin dört odacığının bir zaman sıralaması içinde kasılmasını sağlar. Bu sıralama etkili bir pompalama için gereklidir. İleti bozukluklarına bağlı olarak bu sıralamanın bozulması kalp kasındaki yetersizlik dışında kalbin pompa gücünü düşürmektedir. Kalbin üç odacığına elektrotlar konarak kalp pili ile bozulan sıralama düzeltilirse kalp yetersizliği azalır. Elektriksel ileti bozukluğuna bağlı kalp odacıklarının kasılma sıralaması bozulmuş hastalarda kalp pilleri faydalı olur. Bu tedavinin adı biventriküler kalp pili tedavisidir. 

Yapay kalp uygulamaları hızla gelişmekte ve giderek daha kullanışlı yapay kalpler ortaya çıkmaktadır. Yaygın bir şekilde kullanılabilecek konumda olmayan bir tedavi yöntemidir. Bunun yanında kalp kası hücrelerinin çoğalmasını sağlayacak kök hücre uygulamaları da yoğun olarak çalışılmaktadır. Bu yöntem de henüz deneysel aşamadadır denebilir.   

İlaç ve diğer tedavi yöntemlerine cevap vermeyen, yakınmaları olan hastalarda kalp nakli düşünülür.  

Yapay kalp ile yaşamak mümkündür. Bu şekilde yaşayan insanlar vardır. Bununla beraber enfeksiyon riski, sürekli enerji kaynağı ihtiyacı ve uzun süreli kullanımı konusunda oldukça önemli problemler vardır.