Tüplerdeki sorunlar gebelik şansını azaltabilir
Anne olmayı zorlaştıran, hatta bazen engelleyen en önemli sorunlardan biri de tüplerdeki sorunlar. Gebe kalmak için yumurta ve spermin kadınlardaki tüplerde birleşmesi gerektiğini söyleyen Anadolu Sağlık Merkezi Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı, Tüp Bebek Merkezi Direktörü Doç. Dr. Tayfun Kutlu ile Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Dr. Ebru Öztürk Öksüz, “Kadınların gebe kalabilmesi için sağlıklı tüplere ihtiyacı var. Tüplerde tıkanıklık nedeniyle sıvı birikmesi hem doğal yollarla gebe kalmayı engeller hem de tüp bebek yöntemlerinin başarı şansını azaltır” diyorlar. Doç. Dr. Tayfun Kutlu ve Dr. Ebru Öztürk Öksüz tıkalı tüplerle ilgili bilgi verdiler...

Gebe kalmak için sağlıklı tüplere sahip olmak çok önemli. Ancak tüplerde sorun varsa da gelişen tüp bebek yöntemleri sayesinde bir bebek sahibi olmak mümkün. Eğer tüplerde bir sorun varsa sperm ve yumurtanın birleşme işlemini laboratuvar ortamında gerçekleştiriyoruz ve oluşan embriyoyu rahimin içerisine enjekte ediyoruz. Tüpler çok narin yapılardır. Vücudumuzdaki tek işlevleri ise sperm ve yumurtayı birleştirmektir. Bu tüplerin içerisinde de ‘silia’ dediğimiz yumurta ve spermin hareketini sağlayan çok hassas yapılar var. Dolayısıyla bu hassas yapılar ve tüplerin yapısı bozulduğu zaman eski fonksiyonuna kavuşması çok zor olabiliyor.
Çikolata kisti, enfeksiyonlar ve geçirilen ameliyatlar tüplerde yapışıklığa neden olabiliyor
Tüplerde en sık karşılaşılan problemlerden biri endometriozis (çikolata kisti), yani rahim içindeki tabakaların vücudun özellikle pelvis denen kadın doğumla ilgili alt kısmına yayılım göstermesi. Yayılım gösteren bu rahim içi dokuları, bulundukları yerde her adet döneminde kanıyor ve kanadıkları yerlerde de yapışıklıklar yapıyor. Dolayısıyla tüp tıkanıklığının en önemli nedenlerinden bir tanesi tüplerde problem yaratan endometriozis. İkinci olarak tekrarlayan enfeksiyonlar tüplerde soruna neden oluyor. Enfeksiyonlar vücudumuzda vajenden rahime, rahimden tüplere giderek tüplerde tıkanıklığa neden olabilirler. Üçüncü neden ise geçirilmiş ameliyatlar. Yani karın içinde geçirilen her türlü ameliyat tüplerde yapışıklığa neden olabiliyor. Bunun neticesinde de kendiliğinden gebeliğin gerçekleşmesi zorlaşabiliyor.
Tüplerde sıvı birikmesi tüp bebek şansını azaltır
Tüplerde sıvı birikmesi önemli bir sıkıntıdır. Tüpler rahimle bağlantılıdır. Tüplerde ileri derecede bir tıkanıklık veya ileri derecede bir enfeksiyon olduğunda bu durum tüplerde sıvı birikimine neden olabiliyor. Tüp bebekte tüplerin tıkanıklığının önemi de buradan kaynaklanıyor. Tüpler tıkandığında, tüplerde sıvı biriktiğinde ve bu sıvı rahimin içine akarak hem fiziksel hem de içerisindeki toksinlerden dolayı kimyasal olarak bizim embriyolarımızın rahime tutunmasını engelleyebiliyor. Yani aslında ‘hidrosalpenks’ dediğimiz, tüplerde sıvı birikintisi olmadığı zaman, sadece tüplerde tıkanıklık olduğu zaman bunun tüp bebeğe engel hiçbir tarafı yok. Evet kendiliğinden gebeliğe engel, ama tüp bebekte başarı şansını azaltmaz. Ancak bu tıkanıklıktan dolayı tüplerde bir sıvı birikintisi varsa bu tüp bebek şansını azaltır.
Sorunlu tüpler çıkarılarak embriyoların tutunma şansı arttırılabiliyor
Tüplerde gerek rahim filmiyle gerek ultrasonla bir tüp ya da iki tüpte “hidrosalpenks” denen içi sıvı dolu problemle karşılaşılırsa, tüp bebek tedavisine başlamadan önce laparoskopik, yani endoskopik yöntemle bu tüplerin çıkarılması gerekiyor. Sorunlu olan tüpü çıkarmak istiyoruz, her ikisi sorunluysa her ikisini çıkarıyoruz. Yani bizim tüp bebekte başarı şansımızı azaltacak bir faktörü ortadan kaldırmak istiyoruz. Bazen hastanın daha önceden geçirdiği ameliyatlarına, enfeksiyonlarına ve endometriozise bağlı olarak gerçekten çok fazla yapışıklık olabiliyor ve bu tüpleri çıkarmak hastanın diğer organlarına zarar verebilecek boyutta olabiliyor. Bu durumda da yapmamız gereken şey, sıvı birikintisinin rahimle bağlantısını kesmek. O bağlantıyı kestiğimiz zaman bile tüp bebek şansını arttırabiliyoruz. Böylece o tüplerin rahim içerisine sıvı akışını durdurup embriyolarımızın tutunma şansını arttırmış oluyoruz.
Tanı rahim filmi ile konuyor
Tüplerle ilgili bir problem olduğunda genellikle tanı koyma yolu rahim filmidir. Ultrason ile tüplerde ciddi bir problem olduğunda tanı koyabiliyoruz, ama gerçekten ileri aşamada bir hidrosalpenks durumunda konabiliyor. Daha hafif formlarında tüplerde basit bir tıkanıklık var mı, hafif bir genişleme var mı diye tanı konulmasının yolu ise rahim filmi. Eğer rahim filminde de böyle bir şüphe varsa bunu mutlaka laparoskopi ile doğrulayıp gerekli tedaviyi de laparoskopi sırasında gerçekleştiriyoruz.
Hastalar genellikle kasık ağrısı, akıntı, adetten bağımsız akıntıların gelmesi gibi şikayetlerle doktora başvuruyorlar. Ya da bir şikâyeti olmasa dahi birkaç kez tüp bebek denenmesine ve güzel embriyolar rahime transfer edilmesine rağmen başarılı olunamadığında tüplerde sessiz bir problem var mı diye bakıyoruz.
Enfeksiyon ve geçirilen ameliyatlar tüplere zarar verebilir
Bir enfeksiyon geçirildiğinde bu enfeksiyonların erken tedavisi çok önemli. Hasta sık enfeksiyon geçirdiğinde bunun nedeni araştırılmalı. Sık enfeksiyon ya da herhangi bir nedenle cerrahi bir operasyon geçirildiğinde tüplerde bir problem olabileceği bilinmeli. Karın bölgesinin zarar görebileceği bir trafik kazası olduğunda tüplerin zarar görebileceği değerlendirilmeli. Yani enfeksiyon riskini arttıracak ya da operasyonla vücut içerisindeki yapışıklık riskini arttırabilecek her durum tüplerde risk faktörü olabiliyor.
Endometriozisin genetik bir yatkınlığı olduğu düşünülse de aslında tam olarak nedeni belli değil. Sağlıklı beslenmek, vücudu enfeksiyonlardan korumaya çalışmak, ilişkilerde prezervatif kullanmak tüpler için koruyucudur.
Tüplerde problem varsa aşılama tercih edilmiyor
Tüplerde problem olduğunda aşılama çok tercih edilmiyor. Hele iki tüpte birden problem varsa aşılamayı hiç önermiyoruz. Tek tüpte tıkanıklık olduğunda aşılama yapılabilir. Ancak şansı yine de azaltan bir faktör. Genellikle bu hastalarda tercih ettiğimiz yöntem tüp bebek tedavisi oluyor. Tüp bebek tedavisi öncesi tüplerde bir problem varsa mutlaka operasyonla bu problem ortadan kaldırılmalı. Sonrasında yapılan yöntem, klasik olarak sperm ve yumurtanın laboratuvar ortamında birleştirilip rahime transfer etmek oluyor.

Doç. Dr. Tayfun Kutlu 1991 yılında İstanbul Üniversitesi, İstanbul Tıp Fakültesi’nden mezun oldu. 1992-1996 yılları arasında İstanbul Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi’nde Kadın Hastalıkları ve Doğum uzmanlık eğitimini tamamladı. 2000 - 2019 yılları arasında çalıştığı Zeynep Kamil Kadın ve Çocuk Hastalıkları Eğitim Araştırma Hastanesi Tüp Bebek Merkezi’nde, 2014 yılından itibaren Tüp Bebek Merkezi Ünite Sorumlusu görevini üstlendi. 2017 yılında Doçentlik ve Eğitim Görevlisi ünvanlarını aldı. 2023 yılında İstanbul Kent Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakğltesi'nde profesör ünvanını aldı. 2020 yılı başından itibaren Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi Tüp Bebek Merkezi Direktörü olarak çalışmaya devam etmektedir.