23 Ağustos 2023 Çarşamba
Yumurta Rezervi ve Kalitesini Artırmak için 11 Soru
Kısırlık (infertilite), günümüzde çiftlerin en çok karşılaştığı sağlık sorunlarından biri olarak dikkat çeker. Gebeliğin doğal yollarla gerçekleşememesi yalnızca fiziksel bir problem değil, aynı zamanda psikolojik ve sosyal bir sorun haline de gelebilir. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre üreme çağındaki çiftlerin yaklaşık %10-15’i kısırlık sorunu yaşamaktadır. Kadın ya da erkek kaynaklı olabilen bu durum, çoğu zaman genetik, hormonal, anatomik veya çevresel faktörlerin birleşimiyle ortaya çıkar.
Kısırlık, tıbbi adıyla infertilite, düzenli ve korunmasız cinsel ilişkiye rağmen 12 ay boyunca gebelik elde edilememesi durumudur. Bu durum hem kadınlarda hem de erkeklerde görülebilir ve üreme sağlığını etkileyen çok çeşitli faktörlerden kaynaklanabilir. Kısırlık yalnızca fizyolojik bir sorun değil, aynı zamanda çiftlerin psikolojik ve sosyal yaşamını da doğrudan etkileyen önemli bir sağlık problemidir. Günümüzde kısırlık oranı giderek artmakta olup dünya genelinde üreme çağındaki çiftlerin yaklaşık %10-15’ini etkilediği bilinmektedir. Çoğu zaman tıbbi tedavi ve yaşam tarzı değişiklikleri ile kısırlık sorunu yönetilebilir ve gebelik şansı artırılabilir.
Erkeklerde kısırlık, genellikle sperm üretimi, sperm hareketliliği veya sperm yapısındaki bozukluklardan kaynaklanır. Erkeklerde infertilite çoğu zaman belirgin bir belirti göstermese de bazı ipuçları üreme sağlığında problem olduğuna işaret edebilir. Özellikle cinsel fonksiyon bozuklukları, hormonal dengesizlik belirtileri ve fiziksel değişiklikler erkek kısırlığının erken habercisi olabilir.
Başlıca kısırlık belirtileri şöyle sıralanabilir:
Kadınlarda kısırlık çoğunlukla yumurtlama bozuklukları, tüplerin tıkanıklığı, rahim içi problemler veya hormonal dengesizliklerden kaynaklanır. Kadınlarda da kısırlık her zaman belirgin bir semptomla seyretmez. Ancak adet döngüsünde ve hormonal dengede yaşanan değişiklikler çoğunlukla infertiliteye işaret edebilir.
Kısırlığın başlıca nedenleri şu şekilde sıralanabilir:
Kadınlarda en yaygın nedenler yumurtlama bozuklukları, tüplerin tıkanıklığı, rahim içi yapısal sorunlar ve hormonal dengesizliklerdir. Özellikle polikistik over sendromu (PCOS), endometriozis ve erken menopoz gibi durumlar kadın kısırlığının önde gelen sebeplerindendir. Bunun yanında rahim iç tabakasının yapısal anormallikleri, miyomlar ve geçirilmiş enfeksiyonlar da embriyonun rahme tutunmasını engelleyebilir. Erkeklerde kısırlık çoğunlukla sperm üretiminde, kalitesinde ya da hareketliliğinde bozulmalarla ilişkilidir. Varikosel adı verilen testis toplardamarlarının genişlemesi, hormonal dengesizlikler, genetik bozukluklar, geçirilmiş testis enfeksiyonları veya travmaları sperm sağlığını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca yaşam tarzı faktörleri de infertilitede önemli bir rol oynar.
İleri yaş da kısırlığın önemli nedenlerinden biridir. Kadınlarda yumurta rezervi ve kalitesi 35 yaşından sonra hızla azalırken, erkeklerde de sperm kalitesi yaşla birlikte düşebilir. Bunların yanında bazı sistemik hastalıklar (şeker hastalığı, tiroid bozuklukları, böbrek hastalıkları), radyasyon veya kemoterapi gibi tedaviler ve çevresel toksinlere maruziyet de doğurganlığı ciddi şekilde etkileyebilir.
Kısırlığın anlaşılabilmesi için öncelikle çiftlerin düzenli ve korunmasız cinsel ilişkiye rağmen en az bir yıl boyunca gebelik elde edememiş olması gerekir. Ancak kadın yaşı 35’in üzerindeyse bu süre 6 ay olarak kabul edilir. Kısırlığın anlaşılmasında en önemli ipuçları kadında adet düzensizlikleri, aşırı tüylenme, cilt problemleri, tekrarlayan düşükler veya pelvik ağrı gibi belirtiler; erkekte ise cinsel fonksiyon bozuklukları, testislerde ağrı veya şişlik ve sperm parametrelerinde bozulmadır.
Tanı sürecinde ilk adım ayrıntılı bir tıbbi öykü almak ve fizik muayene yapmaktır. Daha sonra kadın için adet düzeni, yumurtlama takibi ve ultrason görüntülemesi, rahim ve tüplerin değerlendirilmesi yapılır. Hormon testleriyle östrojen, progesteron, LH, FSH, prolaktin ve tiroid hormonları ölçülerek hormonal denge incelenir. Erkeklerde ise semen analizi infertilite tanısının temel testidir; bu testle sperm sayısı, hareketliliği ve morfolojisi değerlendirilir. Gerekli durumlarda genetik testler, sperm fonksiyon testleri veya ileri görüntüleme yöntemleri de uygulanabilir.
Kısırlık, tek bir nedene bağlı olmayıp çok sayıda risk faktörünün etkisiyle gelişebilir. Bu faktörlerin bilinmesi, hem önlem almak hem de tedavi sürecini doğru yönlendirmek açısından büyük önem taşır.
Kısırlık için en sık görülen risk faktörleri şu şekilde listelenebilir:
Kısırlık tedavisi, altta yatan nedenin doğru belirlenmesine ve çiftin çocuk sahibi olma isteğine göre kişiselleştirilir. Tedavi süreci her zaman sabır ve düzenli takip gerektirir. Başlıca tedavi yöntemleri aşağıda listelenmiştir:
Tedavi süreci her çift için farklılık gösterir. Bazı durumlarda basit yaşam tarzı değişiklikleri gebeliği mümkün kılarken, bazı çiftlerde ileri teknikler gerekebilir. En önemli nokta, çiftlerin sabırlı olması ve uzman hekim eşliğinde düzenli takiplerini sürdürmesidir.
Son güncellenme tarihi: 15 Ekim 2025
Yayınlanma tarihi: 29 Kasım 2023
Tüp Bebek Merkezi
Prof. Dr. Cüneyt Adayener
Tüp Bebek Merkezi
Prof. Dr. Tayfun Kutlu
Tüp Bebek Merkezi
Op. Dr. Ebru Öztürk Öksüz
Öne Çıkan Kanser Yazıları
Kişisel Verilerin İşlenmesi: Kimlik, iletişim, sağlık ve pazarlama bilgilerimin, Özel Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi ve Özel Anadolu Sağlık Ataşehir Tıp Merkezi tarafından yürütülecek pazarlama faaliyetlerinin planlanması ve tıbbi ihtiyaçlarıma ve alışkanlıklarıma göre özelleştirilmesi ile bana özel kampanyalar oluşturulması amacıyla işlenmesini kabul ediyorum.
Ticari Elektronik İleti: Özel Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi ve Özel Anadolu Sağlık Ataşehir Tıp Merkezi tarafından kimlik ve iletişim bilgilerimin tercih ettiğim iletişim kanalı üzerinden bana reklam, promosyon, kampanya ve benzeri ticari elektronik iletilerin gönderilmesi amacıyla işlenmesi ve bununla sınırlı olarak hizmet alınan tedarikçilerle paylaşılmasını kabul ediyorum.