24 Ağustos 2023 Perşembe
Elektronik sigara hakkında bilinmesi gereken 5 gerçek
Astım, akciğerler ve solunum yollarını etkileyen kronik, iltihabi bir hastalıktır. Rahatsızlık, mikrobik olmayan iltihaplanmaya bağlı olarak ortaya çıkar ve nefes darlığı ile karakterize edilir. Astım, kronik bir hastalıktır ve tam iyileşme sağlanması uzun yıllar sürebilir. Bununla birlikte gerekli tedavilerin uygulanması ve yaşam kalitesinin sağlanması durumunda semptomlar kontrol altına alınabilir. Hem erişkin hem de çocukluk çağında görülebilen astım hastalığının en sık nedenleri alerji ve çevresel faktörlerdir. Bazı alerjen maddeler astıma sebep olabileceği gibi sigara kullanımı veya pasif içicilik, kömür-egzos dumanı, kimyasal maddeler de hastalığa zemin hazırlayabilir. Astım, herkeste aynı şekilde görülmeyebilir. Bazı hastalarda hafif seyrederken diğer bazı hastalarda günlük aktiviteleri olumsuz etkileyen ve hatta yaşamı tehdit eden boyutta olabilir. Hastalığın olumlu seyri için ilaç tedavisinin aksatılmaması ve düzenli doktor kontrollerinin ihmal edilmemesi gerekir.
Astım, nefes darlığı ile seyreden kronik bir hastalıktır ve nefes yollarında inflamasyon (yangı) oluşmasına sebep olur. Görülen bu inflamasyon herhangi bir mikrop ya da enfeksiyon kaynaklı değil, tamamen vücudun ürettiği bir hastalık tepkimesidir. Astım hastalığında görülen belirtiler çocuk, genç, erişkin her yaştan insanı etkileyebilir. Rahatsızlık, nefes yollarında ataklar şeklinde görülen anormallikler ile seyredebilir. Bu ataklar, haftada ya da ayda bir gibi kısa aralıklarla görülebileceği gibi yılda bir veya birkaç yılda bir gibi uzun süreli aralıklarla da görülebilir. Astım sebepleri incelendiğinde, bunların olumsuz çevre faktörlerinden strese veya aşırı kilolu olma durumuna kadar geniş bir yelpazede uzandığı fark edilebilir. Astım nedenlerinden sık karşılaşılanlar arasında şunlar sayılabilir:
Astım krizi, hastalığı ağır geçiren kişilerde görülen, kendiliğinden veya tetikleyiciler tarafından ortaya çıkan bir durumdur. Astım krizinde hava yollarındaki kaslar kasılır, hava yolları ve bronş tüpleri iltihaplanıp şişer. Tüplerdeki mukoza zarı, hava yollarını daha da tıkayan kalın mukus üretmeye başlar. Bu durumda hastalar nefes alamaz hale gelip, şiddetli nefes darlığı çekebilir. Bu semptomlara akciğerlerden gelen hırıltı sesi de eşlik edebilir. Ataklarda, yapılan müdahalelerle hava yolları kısa sürede açılabilir. Ataklar sırasında görülen nefes darlığı, hava yoluyla alınan inhaler ilaçlarla hafiflese de daha şiddetli solunum sıkıntısı varlığı acil tıbbi yardım gerektirebilir. Burada önemli olan, hastanın kendini ve hastalığı iyi bilmesidir. Astım ataklarından önce erken uyarı işaretleri olabilir. Bu işaretleri takip edip gerekli önlemleri almak, atakların şiddetinin azalmasını veya engellenmesini olanaklı kılabilir. Astım ataklarının bazı erken belirtileri şunlar olabilir:
Astım ataklarındaki ön belirtiler, eğer farkedilmez ve gerekli tedbirler alınmazsa atak şiddetli bir hale gelebilir. Astım ataklarında görülebilen başlıca belirtiler aşağıdaki maddelerdeki gibidir:
Astım, semptomlara, genetik faktörlere ve kişinin duyarlılıklarına göre sınıflandırılabilir. Tüm astım çeşitlerinin benzer bazı belirtileri olsa da, ayırıcı bir takım özellikleri de bulunur. Sık rastlanılan astım çeşitleri şöyle sıralanabilir:
Astım hastalığına bağlı belirti ve semptomlar kişiden kişiye değişiklik gösteren özelliklere sahiptir. Bu duruma; hastaların yaşam koşulları, çalışma ortamı, ilaç tedavilerini düzenli kullanıp kullanmadığı gibi faktörler etki edebilir. Bununla birlikte astıma bağlı görülen en karakteristik belirtiler öksürük ve nefes darlığıdır. Nefes darlığı, solunum yollarındaki kasların kasılması, akciğerlerde mukoza birikmesi ve bronşlarda şişmenin bir sonucu olarak karşımıza çıkar. Belirtiler; grip ve soğuk algınlığı durumlarında, keskin koku, duman ya da yemek buharı maruziyetinde veya egzersiz sırasında artabilir. Bunların dışında kimyasal dumanlar, egzos gazları, hayvan tüyü, hamamböceği atıkları, evcil hayvanların deri döküntüleri, tükürük ya da havadaki mikroorganizmalar gibi diğer bazı ajanlar sebebiyle de şikâyetler artma eğilimi gösterebilir. Genel olarak astım hastalığının belirti ve semptomları arasında şunlar olabilir:
Astım tedavisinin ana hedefi, hastalığın kontrol altına alınmasıdır. Bu, astım hastalığına bağlı şikâyetlerin kişinin yaşam kalitesini bozmayacak düzeyde tutulması olarak açıklanabilir. Verilen ilaç tedavisinin düzenli kullanımı sayesinde hastalar en az şikâyetle hayatlarına devam edebilir. Astımlı hastaların, ilaç tedavileri dışında düzenli doktor kontrolleri ile takip edilmesi gerekir. Doktor kontrolleri genellikle hastalığa tanı konulmasından itibaren 1, 3, 6 ay gibi periyodik zaman aralıklıklarında sağlanır. Bu kontrollerde fizik muayenelerin yanı sıra, astım kontrol sorgulamaları ile hastadan, hastalığın seyri hakkında bilgiler alınır ve solunum testleri yapılır. Doktorlar, hastalık öyküsü ve yapılan testlere göre genellikle basamak tedavisine başlarlar. Basamak tedavisi, hastalığının ağırlığına göre tedavi ayarlamasının yapılmasıdır. Birinci basamak tedavi olarak ilaç ve inhaler (solunum yoluyla akciğerlere ilaç vermeye yarayan tıbbi cihaz) tedavisi verilir. Böylece hastalık kontrol altına alınmaya çalışılır. Bu şekilde başlanan tedavide eğer astım semptomlarında azalma olursa, ilaçların dozu düşürülebilir. Ancak astımı şiddetlendiren alerjen teması, olumsuz çevre koşulları veya stres gibi herhangi tetikleyici etken olmuşsa ilaçların dozu arttırılabilir. Doktorlar, bazen kısa sürede maksimum iyileşme sağlamak için hastalarına oral steroid (kortizon) tedavisi verebilir.
Şikâyetlerin geçmediği veya azalma eğilimi göstermediği durumlarda ise hastalar belirli bir süre hastanede yatırılarak tedavi görebilirler. Yatarak tedavilerde ilaçlar, sıklıkla damar yoluyla verildiği için iyileşme daha kısa sürede sağlanabilir. Bunun dışında ilerleyen ve ağırlaşan astım durumlarında bazı hastalara ‘‘bronşiyal termoplasti’’ denilen cerrahi işlem uygulanabilir. Bu işlemde daralan hava yollarına burun veya ağızdan ince bir telle girilir ve ısıl işlem uygulanır. Bronşiyal termoplasti ile nefes almayı zorlaştıran, hava yollarındaki iltihaba bağlı olarak kalınlaşmış düz kas dokusunun kalınlığının azaltılması sağlanabilir.
Son güncellenme tarihi: 16 Kasım 2022
Yayınlanma tarihi: 16 Kasım 2022
Göğüs Hastalıkları
Göğüs Hastalıkları
Öne Çıkan Kanser Yazıları