Hemen Arayın

Kıl Dönmesi ve Tedavisi

okuyabilirsiniz.

Kıl dönmesi, genellikle kuyruk sokumu bölgesinde görülen ve kılların deri altında toplanıp kistik bir durum oluşturmasıdır. Toplanan kıllar, zamanla oyuk oluşturarak cilt enfeksiyonu oluşturabilir. Belirtileri ise küçük bir oluşumdan, ağrılı ve akıntılı bir kitleye kadar farklılaşabilir. Kıl dönmesi, hastalığın seyrine göre cerrahi müdahale ile tedavi edilir.

Kıl Dönmesi ve Tedavisi

Kıl Dönmesi Nedir ve Ne Sebep Olur?

Tıpta bilinen adıyla ”pilonidal sinüs” olarak da bilinen, vücudun en çok kuyruk sokumunda görülen kıl dönmesi, intergluteal oluk olarak adlandırılan iki kalça arasındaki oyukta meydana gelir. Kıl dönmesi; enseden, sırttan veya saçtan dökülen kılların kuyruk sokumuna dökülüp orada toplanması ve deri altına yerleşmesidir. Burada biriken kıllar, kistik bir durumda olabilir. Genellikle kendini şişlik, akıntı ve ağrı gibi belirtilerle gösterebilir. Pilonidal sinüs hastalığı, %80 oranında erkek hastalarda rastlanır ve özellikle 15-24 yaş arası genç erkeklerde, hormon aktif özellikler ve fazla kıl yapısı gereği daha sık görülebilir.

Kıl Dönmesi Vücudun Hangi Bölgelerinde Görülür?

Hastalarda görülen kıl dönmesi şikayeti, vücudun en çok kuyruk sokumu bölgesinde görülebilir. Daha sık kuyruk sokumunda görülmesinin sebebi; bu bölgenin kıllı yapıda olması, nemli-ıslak kalması ve ayrıca buradaki derinin daha ince ve enfeksiyona daha yatkın olması olabilir. Kuyruk sokumu bölgesinin, özellikle oturmaya bağlı olarak baskı altında kalması da kılların deriye yerleşmesini kolaylaştıran bir neden olarak sayılabilir. Bunun dışında kıl dönmesi, nadiren de olsa koltuk altı, göbek deliği bölgesi ve parmak aralarında da oluşabilir.

Kıl Dönmesi Tedavi Edilmezse Ne Olur?

Kıl dönmesinin tedavi edilmediği durumlarda, ilk zamanlarda hastalara herhangi bir rahatsızlık vermese de ilerleyen dönemlerde iltihabik duruma dönüşebilir ve enfeksiyon oluşabilir. Kişiler bu durumu fark etmez ve bir doktor kontrolüne gitmezlerse oradaki kist büyüyebilir ve birden fazla oluk oluşumuna sebebiyet verip ağrılı-acılı kıl dönmesi komplikasyonları meydana gelebilir. Tedaviye geç kalınan durumlarda cerrahi müdahaleler ya da ameliyat kaçınılmaz olabilir. Görülme olasılığı nadir olsa da uzun süre varlığı bilindiği halde tedavi edilmeyen kıl dönmesi hastalığı, oradaki iltihabik durumun kendini sık sık tekrar etmesine ve zamanla yaraya dönüşmesine neden olabilir.

Kıl Dönmesinin Ameliyatsız Tedavi Yöntemleri Nelerdir?

Kıl dönmesi, çok fazla ilerlemeden fark edildiği durumlarda ameliyatsız tedavi mümkün olabilir. Ameliyatsız kıl dönmesi tedavisinin ana prensibi, normal dokuya dokunmayarak, kıl keseciğinin alınarak ortadan kaldırılmasıdır. Tıpta buna drenaj tedavileri de denir. Ameliyatsız tedavilerde pilonidal sinüs kesesi, lokal anestezi ile uyuşturulur ve ilgili bölge, kıl kesesinden temizlenir. Ameliyatsız işlemlerde hasta hemen günlük yaşamına dönebilir ve pansuman, yara bakımı gibi işlemlere gerek kalmaz. Ayrıca hastalar, narkoz almadıkları için işlemleri daha konforlu geçirebilirler ve 5-6 dakika gibi kısa sürelerde tedavileri tamamlanır. Ameliyatsız kıl dönmesi tedavisinde uygulanan bazı yöntemler ise aşağıdaki gibidir:

  • Fenol Tedavisi: Ameliyatsız kıl dönmesi tedavilerinde en başarılı ve en çok başvurulan yöntemlerden biri fenol tedavisidir. Fenol tedavide; iltihaplı akıntı olan delikler genişletilir, içindeki kıl yumakları ve iltihap tamamen temizlenir. Son olarak oluşan boşluğa kristalize fenol verilerek tedavi tamamlanır. İşlem lokal anestezi ile 5-10 dakikada yapılır ve hasta 1-2 saat gözlem altında tutularak taburcu edilir. İşlem sonrası hasta rahatlıkla hareket edebilir. Fenol tedavinin başarısının uzun sürmesi için hastanın hijyen kurallarına dikkat etmesi gerekir.
  • Lazer Uygulaması: Kıl dönmesi şikayetlerinde tedavinin başında ve enfeksiyon olmayan dönemlerinde uygulanabilen bir yöntemdir. Kesecik temizlendikten sonra ek bir kesi olmadan, mevcut fistül deliğinden lazer çubuklarıyla girilerek oluşan bölgenin yakılması işlemidir. Lokal anestezi verilerek uygulanan yöntem ile diğer tedavi şekillerinde olduğu gibi kişi, aynı gün içinde taburcu edilir ve günlük yaşamlarına devam edebilir.
  • Mikrosinüsektomi Yöntemi: Kıl dönmesinin olduğu bölgeye yaklaşık 2 cm kadar, küçük bir kesi alanı açılarak bölge temizlenir ve daha sonra estetik dikiş atılarak fissür kapatılır.
  • Gümüş Nitrat Yöntemi: Bilimsel verilere göre başarı oranı düşük olan bu uygulama, genellikle kıl dönmesinin başlarında ve hastalık ilerlemeden yapılan bir yöntemdir. Uygulama prensibi fenol tedavi ile benzer özellikler taşır. İnce bir cihazla kılların toplandığı bölgeye girilir ve ilgili alan temizlenir. Daha sonra gümüş nitrat solüsyonu ile bölge yıkanır. Gümüş nitrat tedavisinden sonra rahatsızlığın tekrar etmemesi için sorunlu bölgenin bakımının ihmal edilmemesi gerekir.

Kıl Dönmesi Komplikasyonları

Kıl dönmesi tedavi edilmezse kişilerin sosyal hayatını bozucu boyuttaki akıntılara, kendini tekrar eden apselere sebebiyet verebilir. Hastalık genel olarak kuyruk sokumunda olduğu için bazı hastalar doktor muayenesine gitmeye çekinebilirler. Böyle durumlarda kıl dönmesinin oluşturduğu oyuk genişleyebilir ve ağrı, akıntı, oturma güçlüğü gibi komplikasyonlar görülebilir.

Kıl Dönmesinde Uygulanan Cerrahi Müdahaleler Nelerdir?

Kıl dönmesi şikayetinin geç kalındığı ya da ertelendiği durumlarda cerrahi operasyonlar gerekebilir. Yüksek oranda iyileşme sağlayan ve nüks etme olasılığının düşük olduğu cerrahi müdahalelerin bazı çeşitleri bulunur. Bu ameliyatlar ise fistulotomi ve küretaj, marsupializasyon, z-plasti, V-Y ilerletme flebi, rhomboid flep, gluteus maximus myokutanöz flebi, eksizyon-primer kapama, kistotomi ameliyatı, endoskopik pilonidal sinüs tedavisi, bascom operasyonu şeklinde sıralanabilir. Yapılan cerrahi müdahalenin ardından hastalar genellikle 24 saat boyunca hastanede gözetim altında tutulur. İlk 1 hafta hastalar düzenli pansuman yaptırır ve ağrı kesici, antibiyotik türevi ilaçları kullanır. Hastalar, ameliyatlı bölgeye su geçirmeyen flasterler yapıştırmak kaydıyla banyo yapabilirler. Ameliyattan 1 hafta sonrasına kadar yara üzerine oturma durumunda konfor bozukluğu olabilir. Ağır işlerden kaçınmak uygun olur. Son olarak, atılan dikişler operasyondan 10-15 gün sonra alınır ve hasta normal yaşantısına dönebilir.

Kıl Dönmesini Tedavi Etmek ve Önlemek İçin Yapılabilecekler

Kıl dönmesi hastalığının, genel temizlik kurallarına uyulduğu ve gerekli hijyenin sağlandığı durumlarda görülme olasılığı oldukça azdır. Oluşum yerleri genellikle kuyruk sokumu bölgesi olduğu için bu bölgenin özel olarak temizlenmesi zaman zaman unutulur. Özellikle erkek hastaların bu bölgenin temizliğine dikkat etmeleri gerekebilir. Kıl dönmesinin önüne geçmek için uygulanması gereken bazı yöntemler ise şöyledir:

  • Kişisel temizliğe önem vermek: Kişisel temizlik denilince el-yüz, diş temizliği akla gelse de her gün düzenli banyo veya duş yapma alışkanlığı, kıl dönmesi hastalığında alınacak en iyi koruyucu yöntemlerdendir. Özellikle kuyruk sokumu ve göbek deliği kısımlarının temizliğine önem verilmesi, fissür oluşumunun önüne geçebilir.
  • Doğru Oturma Alışkanlığı Edinmek: Yapılan bilimsel çalışmalar, dik oturma alışkanlığının omurga sağlığına iyi geldiği gibi kıl dönmesi probleminin önüne geçilmesine fayda sağladığını göstermektedir. Günlük yaşamda ve çoğunlukla oturarak çalışan ve uzun süre araç kullanan kişilerin, postür düzeltici egzersizleri yapması, kıl dönmesi oluşumunu önleyebilir.
  • Kilo kontrolü sağlamak: Özellikle obezite riski bulunan fazla kilolu kişilerde, kıl dönmesi hastalığının görülme olasılığı daha fazladır. Kilolu kişilerde kıl dönmesi şikayetleri zamanla geçse de kendini tekrar etme eğilimi gösterebilir. Bu sebeple kıl dönmesi şikayeti olan fazla kilolu kişilerin, kilo kontrolünü sağlamaları, tedavi seyrine faydalı olabilir.
  • Dar iç çamaşırı ve giysi giymemek: Vücudu sıkan dar iç çamaşırları ve dar pantolon giyilmesi, düşen kılların ilgili bölgelerde toplanmasına sebebiyet verebilir. Kıl dönmesi şikayeti olan hastaların daha rahat ve vücudu sıkmayan giysiler tercih etmeleri fissür tedavisine katkı sağlayabilir.
Paylaş WhatsApp
Randevu Al
Doç. Dr. Ayhan  Erdemir
Doktorun Biyografisini Gör

Dr. Ayhan Erdemir, 1971 yılında Elazığ’da doğdu. Dr. Erdemir, lisans öğrenimini Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde tamamladı. Evli ve iki çocuk babası olan Dr. Erdemir sırasıyla; Erkenek Sağlık Ocağı, Alacakaya Sağlık Ocağı, Hankendi Sağlık Ocağı, Dr. Lütfi Kırdar Kartal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde çalıştı. TC Maltepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nde yardımcı doçent, başhekim yardımcısı, koordinatör yardımcısı olarak görev yaptı.  2006 yılında Anadolu Sağlık Merkezi’nde çalışmaya başlayan Dr. Erdemir, 2023 yılında doçentlik ünvanını aldı. 


Randevu almak artık daha da kolay!

Apple Store ve Google Play Store’dan indireceğiniz Anadolu Sağlık Online Servisler uygulamasıyla işlemlerinizi çok daha hızlı yapabileceksiniz.

Uygulamamızı şimdi indirirseniz anında dilediğiniz doktordan online randevu alabilir, test ve görüntüleme sonuçlarınıza kolayca ulaşabilir ve geçmiş doktor ziyaretlerinizi görüntüleyebilirsiniz.

app store
google play

Öncelikle Anadolu Sağlık Merkezi olarak birinci önceliğimizin hasta/hasta yakınlarımızın ve çalışanlarımızın sağlığı olduğunu belirtmek isteriz. Bu doğrultuda, dünyadan sonra Türkiye’de de Coronavirus (COVID–19) vakası görülmesinin ardından hastalarımızı ve refakatçilerimizi korumak ve güvenliklerini en üst seviyede tutmak amacıyla hastane yönetiminin aldığı önlemler çerçevesinde hasta ziyaretlerine bir süreliğine izin verilmeyeceğini paylaşmak isteriz.

Hastanemizde yatan hastalarımıza yalnızca bir refakatçinin eşlik etmesini önemle rica ederiz.

Anlayışınız için teşekkür ederiz.