21 Ağustos 2023 Pazartesi
Hipertansiyon Organ Hasarına Neden Olmadan Belirti Vermiyor
Bir organın ya da dokunun hücre sayısı artmadan, mevcut hücrelerin hacminin büyümesiyle toplam kütlenin artmasına Hipertrofi denir. Bu artış düzenli antrenman sonrası kas büyümesi, gebelikte rahmin büyümesi gibi durumlarda tamamen fizyolojik ve faydalıdır. Ancak hipertansiyona bağlı kalp duvar kalınlaşması gibi patolojik süreçlerin sonucu da olabilir. Hipertrofi, “hiperplazi”den (hücre sayısının artması) farklıdır; çoğu dokuda iki süreç birlikte görülebilir. Klinik açıdan önemli olan, hipertrofiyi neyin tetiklediğini saptamak, faydalı adaptasyon ile zararlı kalınlaşmayı ayırt etmek ve gerektiğinde doğru tedaviyi başlatmaktır.
Hipertrofi; mekanik yük, hormonal–büyüme sinyalleri ve metabolik uyaranların etkisiyle hücresel protein sentezinin artması sonucu gelişir. Kas liflerinde miyofibrillerin sayısı/kalınlığı artar; kalp kasında sarkomerler “basınca karşı” paralel, “hacim yüküne karşı” seri eklenir. Düz kas dokularında (rahim, damar duvarı) aktin-miyozin örgüsü genişler. Fizyolojik hipertrofi fonksiyonu iyileştirir, harabiyet içermez ve geri dönebilir (antrenmanı/kaynağı kesince küçülür). Patolojik hipertrofi ise hücresel stres, inflamasyon, fibroz ve elektriksel iletim bozuklukları ile seyreder; uzun vadede organ yetmezliğine zemin hazırlayabilir. Belirti profili organa göre değişir: efor kapasitesinde düşme, göğüs/karın ağrısı, çarpıntı, nefes darlığı, ilgili bölgede dolgunluk–basınç hissi en sık şikayetlerdir.
Hipertrofi tanısında öncelikle detaylı bir hasta öyküsü ve fizik muayene yapılır. Hangi organın etkilendiğine göre farklı görüntüleme ve laboratuvar yöntemleri devreye girer. Kalp hipertrofisi şüphesinde EKG’de yüksek voltaj kriterleri, eksen değişiklikleri ve repolarizasyon anormallikleri izlenebilir. Ekokardiyografi ile duvar kalınlığı, boşluk çapları ve fonksiyonlar doğrudan ölçülür. Manyetik rezonans görüntüleme (MR) fibroz alanlarını, hacim ve kitle değişikliklerini netleştirebilir. İskelet kası hipertrofisinde genellikle klinik muayene ve çevre ölçümleri yeterlidir; ancak asimetrik büyüme, ani hacim artışı veya ağrılı şişlik varsa ultrason ya da MR ile yumuşak doku değerlendirilir. Rahim hipertrofisinde ultrasonografi ilk basamak yöntemdir, gerektiğinde MRI veya histeroskopi eklenir. Kan testleriyle hormon düzeyleri, inflamasyon belirteçleri ve organ fonksiyonları da kontrol edilir.
Hücresel düzeyde ana tetikleyiciler: mekanik gerilim (yük/gerilme), metabolik stres (enerji talebi, hipoksi), büyüme faktörleri ve hormonlar (IGF-1, insülin sinyal yolakları, androjen/östrojen), mTOR ve MAPK aktivasyonu, uydu (satellite) hücre katkısı (iskelet kasında) ve epigenetik adaptasyonlardır. Doku, üzerine binen yük tipine göre farklı geometriyle büyür:
Uyaran kalktığında veya altta yatan hastalık tedavi edildiğinde fizyolojik hipertrofi gerileyebilir; patolojik olanda fibroz ve yeniden şekillenme (remodeling) nedeniyle geri dönüş sınırlı olabilir.
Gebelikte rahim, östrojen–progesteron etkisi, artan kan akımı ve mekanik gerilime yanıt olarak hem hipertrofi (düz kas hücresi büyümesi) hem de hiperplazi (hücre sayısı artışı) ile büyür. Kas hücrelerinin uzunluğu ve çapı belirgin artar; bağ dokusu ve damar ağı genişler. Bu fizyolojik büyüme, fetüsün barınması ve doğuma hazırlık için gereklidir. Doğum sonrası involüsyon sürecinde oksitosin aracılı kasılmalar, proteoliz ve sıvı/matris yeniden düzenlenmesiyle rahim haftalar içinde eski boyutuna yaklaşır.
Gebelikte rahim büyümesi fizyolojiktir; miyom, adenomyozis veya enfeksiyon kaynaklı patolojik büyümeler ağrı, düzensiz kanama, bası şikâyetleri gibi ek belirtilerle seyreder ve jinekolojik değerlendirme gerektirir.
Kalp hipertrofisi çoğunlukla kronik hipertansiyon, aort kapağı darlığı, kalp kapak yetersizlikleri, kalıtsal hipertrofik kardiyomiyopati (HCM) ve uzun süreli yoğun spor (atlet kalbi) nedenleriyle gelişir. Basınç veya hacim yüküne karşı myositler kalınlaşır; zamanla fibroz, elektriksel iletim bozuklukları ve diyastolik/sistolik disfonksiyon eklenebilir.
Kas hipertrofisi, direnç/gerilme uyaranına yanıt olarak kas liflerinin protein içeriğini artırmasıdır. Mekanik gerilim, metabolik stres (laktat/birikimler), mikrohasar–onarım döngüsü ve uydu hücre aktivasyonu temel mekanizmalardır. Antrenmanda ilerlemeli yüklenme, uygun hacim–şiddet–frekans ve yeterli beslenme/uyku şarttır. Bu durumda faydalı kas hipertrofisi şu şekilde oluşur:
Tedavi, fizyolojik mi patolojik mi olduğuna ve organa/nedene göre değişir. Nedenine göre aşağıdaki tedaviler uygulanır:
Göğüs ağrısı, istirahat/eforla nefes darlığı, bayılma, belirgin çarpıntı; tek taraflı ani şişlik/ağrı; gebelikte şiddetli karın ağrısı–kanama; antrenmana rağmen olağan dışı yorgunluk ya da performans düşüşü. Bu bulgular potansiyel patolojik hipertrofi veya başka ciddi durumları gösterebilir.
Bazı durumlarda hipertrofi, medikal tedaviye ek olarak cerrahi veya girişimsel işlemler gerektirebilir. Örneğin hipertrofik kardiyomiyopatide ilaç tedavisi ile kontrol altına alınamayan ciddi semptomlarda septal miyektomi veya septal ablasyon uygulanabilir. Kapak hastalıklarında cerrahi onarım ya da protez kapak değişimi ile yük ortadan kaldırılır. Damar duvar hipertrofisinde ise stentleme, balon anjiyoplasti gibi işlemler gerekebilir. İskelet kasında asimetrik, kitlesel ve fonksiyon kısıtlayan hipertrofilerde cerrahi debulking nadir de olsa yapılır. Bu ileri tedavilerin planlanması mutlaka kardiyoloji, kalp-damar cerrahisi, ortopedi veya ilgili branş hekimleri tarafından multidisipliner yaklaşımla yapılır.
Patolojik hipertrofi çoğu zaman önlenebilir ya da en azından ilerlemesi yavaşlatılabilir. Önleyici yaklaşımlar şunlardır:
Fizyolojik hipertrofiye sahip olanlarda (sporcular, gebeler) düzenli takip çoğu zaman yeterlidir. Ancak patolojik hipertrofi tanısı almış hastalarda takip daha sık ve sistematiktir. Kalp hastalarında her 6-12 ayda ekokardiyografi, EKG ve laboratuvar kontrolü yapılır. Egzersiz toleransı, yaşam kalitesi ve semptom takibi önemlidir. Kas hipertrofisinde fizyoterapi değerlendirmesi, yük yönetimi ve hareket paternlerinin düzenlenmesi uzun vadeli sağlığı korur. Rahim hipertrofisinde ise doğum sonrası involüsyonun tamamlanıp tamamlanmadığı ve patolojik nedenlerin eklenip eklenmediği takip edilir.
Son güncellenme tarihi: 07 Ekim 2025
Yayınlanma tarihi: 07 Ekim 2025
Kardiyoloji
Prof. Dr. Ertan Ökmen
Kardiyoloji
Prof. Dr. Nevrez Koylan
Kardiyoloji
Uzm. Dr. Ersin Özen
Kardiyoloji
Uzm. Dr. Gürsel Ateş
Kardiyoloji
Uzm. Dr. Nermina Alagiç
Öne Çıkan Kanser Yazıları
Kişisel Verilerin İşlenmesi: Kimlik, iletişim, sağlık ve pazarlama bilgilerimin, Özel Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi ve Özel Anadolu Sağlık Ataşehir Tıp Merkezi tarafından yürütülecek pazarlama faaliyetlerinin planlanması ve tıbbi ihtiyaçlarıma ve alışkanlıklarıma göre özelleştirilmesi ile bana özel kampanyalar oluşturulması amacıyla işlenmesini kabul ediyorum.
Ticari Elektronik İleti: Özel Anadolu Sağlık Merkezi Hastanesi ve Özel Anadolu Sağlık Ataşehir Tıp Merkezi tarafından kimlik ve iletişim bilgilerimin tercih ettiğim iletişim kanalı üzerinden bana reklam, promosyon, kampanya ve benzeri ticari elektronik iletilerin gönderilmesi amacıyla işlenmesi ve bununla sınırlı olarak hizmet alınan tedarikçilerle paylaşılmasını kabul ediyorum.