20 Eylül 2023 Çarşamba
Fazla kafein ve stres titreme sebebi
Otizm, bir kişinin başkalarıyla nasıl iletişim kurduğunu, öğrendiğini, düşündüğünü, davrandığını ve etkileşim kurmasını etkileyen nörogelişimsel bir durumdur.
Otizm, bir kişinin başkalarıyla nasıl iletişim kurduğunu, öğrendiğini, düşündüğünü, davrandığını ve etkileşim kurmasını etkileyen nörogelişimsel bir durumdur. Kişi hayat boyu bu durumla yaşar fakat bazı tedaviler hayatlarını sorunsuz şekilde devam ettirmeleri için yeterli olabilir ya da bazı kişilerde hiçbir problem gözlenmeyebilir.
Otizm, bir kişinin hayatı boyunca süren nörobiyolojik gelişim bozukluğudur. Otizmli bazı insanlar konuşmayı asla öğrenemezler. Spesifik güçlü ve zayıf yönlerine bağlı olarak, otizm spektrum bozukluğu olan kişilerde hafif semptomlar veya daha ciddi semptomlar olabilir. Semptomların çeşitliliğine rağmen, otizm spektrum bozukluğu olan çocukların çoğu çok zekidir ve şiddetli semptomları olanlar bile yüksek düzeyde okumayı, yazmayı, konuşmayı ve matematik işlemlerini öğrenebilir. Otizmli bireyler aşağıdakiler gibi bir dizi semptom sergileyebilir:
Bazı otizm spektrum bozukluğu olan kişiler bu semptomların hiçbirine sahip olmayabilir. Aynı zamanda bu belirtiler her zaman kişinin otizm spektrum bozukluğuna sahip olduğu anlamına da gelmez. Otizmli kişiler genellikle sosyalleşme problemleri yaşarlar. Bu problemler iletişim, öğrenme, düşünme becerilerinde oluşan bozulmalar nedeniyle gelişir.
Her yaştan, her cinsiyetten ve her ırktan insan otizme sahip olabilir. Otizme hangi durumun neden olduğu tam olarak bilinmemektedir. Fakat bazı genler ve gen ürünleri düzgün çalışmadığında otizmin belirtileri artabilir. Çevresel, biyolojik ve genetik faktörler dahil olmak üzere bir çocuğun otizm spektrum bozukluğuna sahip olma olasılığını artırabilen pek çok farklı faktör vardır. Otizm spektrum bozukluğuna neden olan risk faktörleri şunlardır:
Otizm spektrum bozukluğu kan tahlili ya da genetik testlerle teşhis alabilen bir durum değildir. Ebeveynlerin bu konuda endişeleri varsa çocuk doktorlarından otizm taraması istemeleri gerekir. Nadir durumlarda, otizmli bireyler tanı almadan önce yetişkinliğe ulaşabilir ise de genelde 8 yaşına ulaşmadan tanıya ulaşılır.
Çocuk doktorları otizm teşhis sürecindeki ilk adımdır. Aile geçmişi, çocuğun gelişimi ve davranışları hakkında çeşitli sorular sorulur. Eğer çocuk gelişimsel sorunlar gösteriyorsa veya doktorun endişeleri varsa, daha fazla test için aile bir uzmana yönlendirilir. Çocuğun daha fazla teste ihtiyacı varsa, çocuk psikoloğu, konuşma-dil patoloğu ve terapist bir arada çalışabilir. Bu değerlendirme genellikle çocuğun bilişsel düzeyi, dil becerileri ve yemek yeme, giyinme, tuvalete gitme gibi diğer yaşam becerileri gibi faktörleri kontrol etmek içindir.
Otizm spektrum bozukluğu olan çocuklarda tekrarlayıcı davranışlar yaygındır ve ilk belirtilerden biri olabilir. Bu kontroller sırasında otizm spektrum bozukluğu tanısını kolaylaştıran kriterler içeren testler uygulanabilir. Sıklıkla kullanılan DSM-5 kriterleri, semptomları iki kategoriye ayırır. Her iki kategoride de semptom tanımlandığında teşhis için yeterli kabul edilebilir. Otizm spektrum bozukluğundan şüphe edilen çocuklarda en sık rastlanan durumlar şunlardır:
Otizm spektrum bozukluğunu teşhis etmek tıbbi testler mevcut değildir ve bu durum gecikmelere neden olabilir. Teşhisin gecikmemesi için ailelerin çocuklarının davranışını yakından izlemesi önemlidir. Eğer farkedilmezse yetişkinlik dönemine kadar tanı alınmayabilir. Bu gecikme, otizm spektrum bozukluğuna sahip kişilerin ihtiyaç duydukları yardımı erken dönemde almadığı anlamına gelir. Çocukların yaşı ne kadar küçükse, o kadar eğitilmeye açıktırlar. Bu da yaşam değişikliklerine daha kolay uyum sağlamak için daha uygun bir zemin sağlar.
Otizmli çocuklara daha gençken tedavi verilmesi, yeni davranışların uygulanmasını kolaylaştırabilir, zararlı davranışların hafifletilmesine ve yaşam tarzı değişikliklerine uyum sağlanmasına yardımcı olabilir. Aynı zamanda çocuklar geliştikçe karşılaşabilecekleri zorlukların üstesinden gelmeleri daha kolay olur. Bir çocuk otizm spektrum bozukluğu için ne kadar erken müdahale alırsa, yeni beceriler geliştirme ve semptomları azaltma şansı o kadar artar. Otizm spektrumundaki her çocuğun benzersiz güçlü yanları ve zorlukları vardır. Bazı çocuklar sadece hafif bozukluklara sahipken, bazılarının aşması gereken daha fazla engel vardır.
Otizm bir spektrum bozukluğudur, bu da insanların çok çeşitli otizm semptomlarını ve değişen şiddet derecelerini deneyimleyebileceği anlamına gelir. Bir kişinin iki veya daha fazla bozukluğu olduğunda, bu durumlar komorbiditeler olarak bilinir. Otizmli kişilerde çeşitli komorbiditeler yaygındır. Bunlar:
Bu koşulların teşhis edilmesi ve tanımlanması, otizmli bireyler için komplikasyonların önlenmesine ve yaşam kalitesinin iyileştirilmesine yardımcı olabilir. Semptomlar tipik olarak erken çocukluk döneminde, 12 ile 24 aylıkken açıkça ortaya çıkar. Ancak belirtiler daha erken ya da geç de ortaya çıkabilir. Teşhis almayan kişiler yaşları ilerledikçe konuşmada güçlük çekebilir veya konuşma becerileri çok sınırlı olabilir. İletişimle ilgili zorluklar yetişkinlik boyunca devam edebilir. Otizm spektrum bozukluğu, gelişimsel bir bozukluktur; bu, bir çocuğun beklediği gibi gelişmediği, anlamına gelir. Bu nedenle, yenidoğanlarda göze çarpan çok az otizm belirtisi vardır. Fakat belirtiler genellikle iki veya üç yaşında netleşir. Otizm spektrum bozukluğu olan kişiler, kendilerini riske atan, çevrelerindeki insanlara zorluk çıkaran veya toplum tarafından kabul edilmeyen davranışlar sergileyebilirler.
Otizm ömür boyu süren bir durumdur ve çok çeşitli tedaviler otizm spektrum bozukluğu olan kişileri desteklemeye yardımcı olabilir. Erken müdahale en iyi sonuçları verir. Tedavilerin amacı kişinin günlük hayatını sorunsuz geçirmesini sağlamaktır. Otizm spektrum bozukluğu her insanı farklı şekilde etkiler, bu nedenle hepsinin farklı tedavilere ihtiyacı oluşabilir. Tedavi planları genellikle birden fazla uzmanı içerir ve bireye göre hazırlanır. Konuşma dili terapistleri, otizmli kişilerin başkalarıyla etkili bir şekilde iletişim kurma ve etkileşim kurma konusundaki genel becerilerini geliştirmelerinin yanı sıra konuşma ve dil becerilerini geliştirmelerine yardımcı olabilir. Bazı kişilerde gerçekleşen depresyon, uykusuzluk ya da odaklanma güçlüğü gibi sorunların giderilmesi için ilaç tedavileri de uygulanabilir. Aynı zamanda otizm spektrum bozukluğu olan çocuklar, daha ince kemiklere sahip olabilir. Bu nedenle kemikleri destekleyen bir beslenme planı da önerilebilir. Tedavi bazı dışa dönük belirtileri iyileştirebilirse de, otizmli kişiler ses, görme, dokunma ve koku alma gibi duyuları her zaman farklı şekillerde algılar.
Otizm ömür boyu devam eden bir durumdur ve otizm belirtileri ilk olarak bir çocuk çok küçükken ortaya çıkabilir. Otizm tedavi edilemez, ancak destek tedaviler kişinin yaşamının iyileştirilmesine yardımcı olabilir. Bu nedenle çocuğunda otizm spektrum bozukluğu olduğunu düşünen kişilerin bir sağlık kurumuna başvurması erken müdahale için önemlidir.
Son güncellenme tarihi: 12 Nisan 2023
Yayınlanma tarihi: 12 Nisan 2023
Nöroloji
Nöroloji
Öne Çıkan Kanser Yazıları