Kolon (Bağırsak) Kanseri: Belirtileri, Teşhis & Tedavi Yöntemleri

Kolon kanseri, kalın bağırsak olarak da bilinen kolonu etkileyen bir kolorektal kanser türüdür. Kolon, sindirim sisteminin bir parçasıdır; enerji için yiyecekleri işleyen bir organ sistemidir. Kolon kanseri, kolonu kaplayan normal hücreler kontrolsüz bir şekilde büyümeye ve değişmeye başladığında başlar. Bu hücreler sonunda yıllar süren bir süreçte bir tümör (iyi huylu veya kötü huylu olabilir) oluşturur. Kanser hem genetik hem de çevresel faktörlere atfedilebilir. Hala önde gelen bir ölüm nedeni olsa da, tarama ve tedavideki son gelişmeler hayatta kalma oranını artırmıştır. Kanser, kolonun iç astarındaki belirli poliplerden veya büyümelerden gelişir. Doktorlar, kanserli tümörlere dönüşmeden önce polipleri tespit eden tarama testleri yapabilir. Tespit edilmeyen veya tedavi edilmeyen kolon kanseri, vücudun diğer bölgelerine yayılabilir. Kanser, kolonun iç astarındaki belirli poliplerden veya büyümelerden gelişir. Doktorlar, kanserli tümörlere dönüşmeden önce polipleri tespit eden tarama testleri yapabilir. Tespit edilmeyen veya tedavi edilmeyen kolon kanseri, vücudun diğer bölgelerine yayılabilir.

Kolon (Bağırsak) Kanseri Nedir?

Kolon kanseri, kalın bağırsağın iç yüzeyini döşeyen hücrelerin kontrolsüz büyümesiyle oluşan ve genellikle bağırsak içindeki poliplerden kaynaklanan kötü huylu bir hastalıktır. Kalın bağırsak, sindirilen besinlerin artıklarının suyu emilerek dışkıya dönüştüğü ve anüse doğru taşındığı bölgedir. Kolon kanseri, sindirim sisteminin bu son aşamasında meydana gelir ve sıklıkla “kolorektal kanser” adı altında, rektumla birlikte değerlendirilir. 

Erken evrede çoğunlukla belirti vermeyen bu hastalık, ilerledikçe dışkılama alışkanlıklarında değişiklik, kanama ve karın ağrısı gibi semptomlarla kendini belli eder. Genetik yatkınlık, yaşam tarzı, beslenme alışkanlıkları ve yaş gibi faktörler hastalığın gelişiminde rol oynar. Uzun yıllar içinde gelişebilen kolon kanseri, erken dönemde düzenli tarama testleriyle tespit edildiğinde tedavi başarısı oldukça yüksektir. Özellikle kolonoskopiyle tespit edilen poliplerin erken evrede alınması, kanser gelişimini tamamen önleyebilir.

Kolon (Bağırsak) Kanseri Belirtileri Nelerdir?

Kolon kanseri, çoğu zaman sessiz ilerleyen bir hastalıktır ve erken evrelerinde net bir belirti vermeyebilir. Ancak zamanla tümör büyüdükçe bağırsakta tıkanma, kanama ve sistemik şikâyetler ortaya çıkar. Belirtiler çoğu zaman sindirim sistemi rahatsızlıklarıyla karıştırılabilir. Bu nedenle devam eden ya da açıklanamayan bağırsak sorunları, özellikle 45 yaş üzerindeki bireylerde mutlaka araştırılmalıdır. Belirtiler tümörün yerleştiği bölgeye ve yayılım derecesine göre değişiklik gösterebilir. Sağ kolon tümörleri genellikle gizli kanama ve kansızlıkla seyrederken, sol kolon ve rektumda yerleşenler daha çok dışkılama alışkanlığında değişiklikle belirti verir. Ayrıca tümör bağırsak lümenini daralttığında dışkı incelir, karın şişliği ve ağrı ortaya çıkabilir. İleri evrelerde kilo kaybı, halsizlik ve iştahsızlık gibi sistemik belirtiler tabloya eklenir.

Yaygın kolon kanseri belirtileri şöyle sıralanabilir:

  • Kabızlık, ishal veya her ikisinin dönüşümlü yaşanması
  • Bağırsak hareketlerinde azalma, dışkının incelmesi
  • Dışkıda parlak kırmızı ya da koyu renkli kan
  • Nedensiz kilo kaybı
  • Sürekli karın ağrısı, gaz ve şişkinlik hissi
  • Bağırsakların tam boşalmamış gibi hissettirmesi
  • Kansızlık (anemi) ve buna bağlı yorgunluk
  • İştah kaybı ve halsizlik
  • Karında kitle hissi veya açıklanamayan dolgunluk
  • Makattan kan gelmesi veya sümüksü akıntı

Kolon Kanseri Neden Olur?

Kolon kanseri genellikle uzun yıllar süren bir süreç sonucunda gelişir. Hastalık çoğunlukla kalın bağırsakta oluşan adenomatöz poliplerin zamanla kansere dönüşmesiyle ortaya çıkar. Bu dönüşüm, genetik mutasyonların birikmesi ve hücresel kontrol mekanizmalarının bozulmasıyla gerçekleşir. Ailesel yatkınlık bu süreci hızlandırabilir. 

Özellikle FAP (Adenomatöz Polipozis Koli) ve HNPCC (Lynch Sendromu) gibi kalıtsal sendromlar, genç yaşta kolon kanseri gelişimine zemin hazırlar. Ancak vakaların çoğu çevresel ve yaşam tarzı faktörlerinden kaynaklanır. Liften fakir, kırmızı et ve işlenmiş et ağırlıklı beslenme, hareketsizlik hastalığın başlıca nedenleri arasındadır. Ayrıca iltihabi bağırsak hastalıkları (örneğin ülseratif kolit, Crohn hastalığı), diyabet ve obezite de riski artırır. D vitamini eksikliği, uzun süreli stres ve düşük antioksidan tüketimi gibi faktörlerin de kanser oluşumunu kolaylaştırabileceği düşünülmektedir. 

Kolon kanseri, çoğu zaman sağlıklı hücrelerin DNA’sında başlayan küçük değişimlerle başlar ve bu hücrelerin zamanla kontrolsüz çoğalmasıyla ilerler. Dolayısıyla bu süreci erken yakalamak ve önleyici adımlar atmak, hastalığın gelişimini durdurabilir ya da geciktirebilir.

Kolon (Bağırsak) Kanseri Evreleri

Kolon kanseri, hastalığın yayılım derecesine göre evrelendirilir ve bu sınıflandırma hem tedavi yöntemlerinin seçimini hem de hastalığın seyrini belirlemek açısından büyük önem taşır. Evreleme genellikle TNM sistemi kullanılarak yapılır: “T” tümörün bağırsak duvarını ne ölçüde aştığını, “N” lenf bezlerine yayılım durumunu, “M” ise uzak organlara metastaz olup olmadığını ifade eder. Kolon kanseri toplamda 0'dan 4'e kadar beş evreye ayrılır. Erken evrelerde hastalık sınırlıdır ve tedavi şansı oldukça yüksektir; ancak ileri evrelerde tümör çevre dokulara veya uzak organlara yayılmış olabilir ve bu durum tedavi sürecini daha karmaşık hâle getirir. Her evre farklı şikâyetlerle seyredebilir ve tedavi planı bu doğrultuda özelleştirilir.

0. Evre Kolon (Bağırsak) Kanseri

  1. evre kolon kanserinin en erken formudur ve genellikle in situ karsinom olarak tanımlanır. Bu evrede kanser hücreleri sadece kalın bağırsak iç yüzeyinde (mukoza tabakası) bulunur ve daha derin katmanlara ya da lenf nodlarına yayılmamıştır. Bu evre, çoğunlukla rutin kolonoskopi sırasında saptanan poliplerde ya da sınırlı lezyonlarda görülür. Belirti verme olasılığı çok düşüktür ve tamamen tesadüfi olarak tespit edilebilir. Tedavide genellikle kolonoskopik polipektomi (polipin çıkarılması) yeterlidir. Herhangi bir metastaz riski olmadığından bu evrede tanı alan hastaların tam iyileşme şansı oldukça yüksektir. Düzenli tarama programlarına katılan bireylerde bu evrede saptanma oranı giderek artmaktadır.

1. Evre Kolon (Bağırsak) Kanseri

Tümör, bağırsak duvarının daha derin katmanlarına (submukoza ve muskularis propria) ilerlemiştir, ancak henüz lenf düğümlerine veya uzak organlara yayılmamıştır. Bu evre hâlâ erken evre kabul edilir ve genellikle minimal belirtiler gösterir. Bazen hafif karın rahatsızlıkları, dışkı değişikliği veya gizli kanama görülebilir. Tedavi çoğunlukla cerrahidir; etkilenen bağırsak bölgesi ve çevresindeki dokular cerrahi olarak çıkarılır. Lenf nodu tutulumu olmadığından kemoterapi çoğu zaman gerekmez. Bu evrede yapılan başarılı cerrahi, hastalığın tamamen ortadan kaldırılmasını sağlayabilir. Takip süreci dikkatle yürütülmeli, yeni polip oluşumları için rutin kontroller aksatılmamalıdır.

2. Evre Kolon (Bağırsak) Kanseri

Tümör, kalın bağırsak duvarının tüm katmanlarını geçmiş ve çevre yağ dokulara ya da komşu yapılara ulaşmış olabilir; ancak lenf nodlarına yayılım saptanmaz. Bu evre, hastalığın lokal olarak ilerlediği ancak sistemik yayılım göstermediği bir aşamadır. Belirtiler daha belirgin hâle gelebilir: kabızlık, karın ağrısı, dışkıda kan gibi semptomlar sık görülür. Tedavi öncelikle cerrahidir; ardından bazı vakalarda yüksek riskli özellikler varsa adjuvan kemoterapi uygulanabilir. Özellikle tümör, çevre organlara yakınsa veya mikroskobik yayılım şüphesi varsa ek tedavi planlanır. 2. evre hastalarda genel sağkalım oranı yüksektir, ancak tümörün biyolojik davranışı tedavi sonrası gidişatı etkileyebilir.

3. Evre Kolon (Bağırsak) Kanseri

Kolon kanserinin lenf nodlarına yayılmaya başladığı ancak uzak organlara metastaz yapmadığı evredir. Bu, hastalığın bölgesel olarak ilerlediğini ve bağışıklık sisteminin parçası olan lenf sistemine sıçradığını gösterir. Bu evrede karın ağrısı, dışkılama alışkanlığında bozulma, dışkıda gözle görülür kan, şişkinlik ve kilo kaybı gibi belirgin semptomlar görülebilir. Tedavi genellikle genişletilmiş cerrahiyle başlar; etkilenen bağırsak bölgesi ve çevresindeki lenf nodları çıkarılır. Ardından standart olarak adjuvan kemoterapi uygulanır. Bu tedavinin amacı, lenf sistemi yoluyla yayılabilecek mikroskobik kanser hücrelerini yok etmektir. 3. evrede hastalığın tekrarlama riski arttığı için tedavi sonrası sıkı takip gerekir.

4. Evre Kolon (Bağırsak) Kanseri

Kolon kanserinin en ileri aşamasıdır ve kanser hücrelerinin uzak organlara metastaz yaptığı durumu tanımlar. En sık metastaz bölgeleri karaciğer, akciğer, periton (karın zarı) ve nadiren beyin gibi organlardır. Bu evrede hastalarda şiddetli karın ağrısı, halsizlik, kansızlık, dışkılamada tıkanıklık, iştahsızlık ve hızlı kilo kaybı gibi ağır semptomlar olabilir. Tedavi artık küratif değil, palyatif amaçlıdır; yani yaşam süresini uzatmak ve yaşam kalitesini artırmak hedeflenir. Cerrahi bazı hastalarda seçilmiş durumlarda uygulanabilir, özellikle bağırsakta tıkanıklık varsa. Sistemik kemoterapi, hedefe yönelik ilaçlar ve immünoterapiler hastalığın yayılmasını yavaşlatmada kullanılır. 4. evrede her hasta için bireyselleştirilmiş tedavi planı yapılır ve psikososyal destek, bu süreçte önemli bir yer tutar.

Kolon (Bağırsak) Kanseri Risk Faktörleri

Kolon kanseri, birçok farklı etkenin bir araya gelmesiyle ortaya çıkabilen kompleks bir hastalıktır. En belirgin risk faktörlerinden biri yaştır; özellikle 50 yaş üzerindekilerde risk anlamlı ölçüde artar. Ailede kolon kanseri öyküsü bulunması, özellikle birinci derece akrabalarda hastalığın görülmesi, genetik yatkınlığın güçlü bir belirtecidir. BRCA mutasyonları kadar etkili olan Lynch Sendromu ve Adenomatöz Polipozis Koli (FAP) gibi kalıtsal sendromlar, kolon kanserine genç yaşta yakalanma olasılığını ciddi ölçüde artırır. Ayrıca iltihabi bağırsak hastalıkları (ülseratif kolit, Crohn hastalığı) gibi kronik inflamasyon durumları da bağırsak hücrelerinde yapısal değişimlere yol açarak kansere zemin hazırlayabilir.

Bunun yanı sıra yaşam tarzına bağlı faktörler de oldukça etkilidir. Düşük lifli, yüksek yağlı, kırmızı et ve işlenmiş gıda ağırlıklı beslenme alışkanlıkları kolon kanseri riskini yükseltir. Diyabet hastalarında insülin direncinin etkisiyle kolon kanseri riski yükselebilir. Ayrıca poliplerin zamanla kansere dönüşebilmesi nedeniyle düzenli tarama testleri yaptırmayan bireylerde geç tanı alma riski de artar. Özetle, hem genetik hem de çevresel faktörlerin birlikte değerlendirilmesi, kolon kanserinden korunma ve erken tanı açısından kritik öneme sahiptir.

Kolon (Bağırsak) Kanseri Türleri

Kolon kanseri, tümörün hücresel kökenine ve büyüme biçimine göre çeşitli alt türlere ayrılır. Bu sınıflandırma, hem hastalığın seyrini hem de uygulanacak tedaviyi doğrudan etkiler. En sık karşılaşılan tür, bağırsak duvarını döşeyen glandüler hücrelerden kaynaklanan adenokarsinomdur. Bunun dışında daha nadir görülen bazı agresif kanser türleri de vardır. 

Ayrıca tümörler, moleküler düzeyde taşıdıkları genetik mutasyonlara ve protein ekspresyonlarına göre de alt gruplara ayrılabilir. Bu moleküler sınıflamalar özellikle hedefe yönelik tedavilerin planlanmasında önem kazanır. Yaygın kolon kanseri türleri şu şekilde sıralanabilir:

  • Adenokarsinom: Kolon ve rektum kanserlerinin yaklaşık %95’ini oluşturur. Sütun benzeri epitel hücrelerinden kaynaklanır ve genellikle poliplerden gelişir.
  • Müsinöz Adenokarsinom: Mukus üreten hücrelerin çoğalmasıyla oluşur. Yoğun mukus içeren yapısı nedeniyle tedaviye daha dirençli olabilir.
  • Signet Ring Hücreli Karsinom: Nadir ama agresif bir alt türdür. Hücrelerin çekirdekleri kenara itilmiştir ve mukusla doludur.
  • Skuamöz Hücreli Karsinom: Çok nadir görülür; daha çok anüs bölgesine yakın tümörlerde rastlanır.
  • Nöroendokrin Tümörler: Barsakların sinir ve hormon sistemiyle ilişkili hücrelerinden köken alır; yavaş ya da hızlı büyüyen türleri olabilir.
  • Lenfoma: Kalın bağırsakta başlayan primer lenfomalar nadirdir ancak bağışıklık sistemi bozukluğu olan bireylerde görülebilir.
  • Sarkom: Bağırsak duvarının kas veya bağ dokularından kaynaklanır, son derece ender rastlanır.

Kolon (Bağırsak) Kanseri Nasıl Teşhis Edilir?

Kolon kanseri tanısında en etkili yaklaşım, hastalık henüz belirti vermeden yapılan tarama testleriyle erken evrede tespit edilmesidir. Bu nedenle özellikle 45 yaş üstü bireylerde tarama protokolleri büyük önem taşır. Tanı süreci genellikle dışkıda gizli kan testi (FOBT) veya dışkı DNA testi ile başlar. Şüpheli sonuçlar alınırsa veya birey yüksek risk grubundaysa, doğrudan kolonoskopi yapılır. Kolonoskopi, kalın bağırsağın ucunda kamera bulunan esnek bir tüp aracılığıyla detaylı biçimde incelenmesini sağlar. Bu işlem sırasında anormal görülen alanlardan biyopsi alınarak laboratuvara gönderilir.

Kesin tanı, alınan doku örneklerinin patolojik incelemesiyle konur. Eğer kanser doğrulanırsa, hastalığın yaygınlığını belirlemek amacıyla evreleme yapılır. Bunun için bilgisayarlı tomografi (BT), manyetik rezonans görüntüleme (MR), PET-CT gibi görüntüleme yöntemlerine başvurulur. Lenf nodu tutulumu ya da uzak organlara metastaz olup olmadığı bu incelemelerle netleştirilir. Ayrıca CEA (Karsinoembriyonik Antijen) gibi tümör belirteçleri, hastalığın seyri ve tedaviye yanıt takibi için kullanılabilir. 

Kolon (Bağırsak) Kanserinden Nasıl Korunulur?

Kolon kanserinden korunmak tamamen garanti edilemese de, risk faktörlerinin azaltılması ve yaşam tarzı değişiklikleriyle hastalığın gelişme ihtimali ciddi oranda düşürülebilir. En etkili koruma aracı erken teşhise imkân tanıyan düzenli taramalardır. 

Özellikle 45 yaşından itibaren kolonoskopi gibi yöntemlerle yapılan taramalar sayesinde, polipler henüz kansere dönüşmeden tespit edilip çıkarılabilir. Bunun yanı sıra beslenme alışkanlıkları, fiziksel aktivite düzeyi gibi faktörler de doğrudan kolon kanseri riskiyle ilişkilidir. Sağlıklı bir bağırsak yapısını desteklemek için lif oranı yüksek bir diyet benimsemek ve bağırsakları zorlayan alışkanlıklardan uzak durmak büyük önem taşır. Ayrıca diyabet, obezite ve inflamatuvar bağırsak hastalıkları gibi kronik rahatsızlıkların kontrol altında tutulması da koruyucu etki sağlar. Genetik yatkınlığı olan bireylerin ise daha erken yaşta taramalara başlaması ve genetik danışmanlık alması gerekebilir.

Kolon (Bağırsak) Kanseri Tedavi Yöntemleri

Kolon kanserinde tedavi, hastalığın evresine, tümörün yerine, yayılma durumuna ve hastanın genel sağlık durumuna göre şekillendirilir. Erken evrelerde cerrahi tedavi tek başına yeterli olabilirken, ileri evrelerde multimodal (çoklu yaklaşım) tedavi planları uygulanır. Tedavi süreci genellikle bir multidisipliner ekip (cerrah, onkolog, radyolog, diyetisyen, psikolojik destek uzmanı vb.) tarafından yürütülür. Amaç, tümörün vücuttan uzaklaştırılması, tekrarlama riskinin azaltılması ve yaşam kalitesinin korunmasıdır.

  • Cerrahi Müdahale: Kolon kanserinin temel tedavi yöntemidir. Erken evrelerde, özellikle lokalize tümörlerde sadece etkilenen bağırsak bölgesi ve çevresindeki lenf nodları çıkarılır. Laparoskopik (kapalı) cerrahi teknikler, daha az komplikasyonla iyileşmeyi hızlandırabilir. İleri vakalarda kolostomi gerekebilir.
  • Kemoterapi: 2. evreden itibaren veya lenf nodu tutulumu varsa uygulanır. Ameliyat öncesi (neoadjuvan) veya sonrası (adjuvan) olarak verilebilir. Sistemik olarak tüm vücuda yayılmış kanser hücrelerine karşı etkilidir. 4. evrede metastazları kontrol altında tutmak için ana tedavi seçeneğidir.
  • Radyoterapi: Genellikle rektum kanserinde cerrahiden önce tümörü küçültmek ya da ameliyat sonrasında nüks riskini azaltmak için kullanılır. Kolon kanserinde sınırlı rolü vardır.
  • Hedefe Yönelik Tedaviler: Özellikle metastatik kolon kanseri olan hastalarda uygulanır. Tümör hücrelerinin büyümesini sağlayan özgül molekülleri hedef alan biyolojik ajanlar kullanılır. VEGF inhibitörleri ve EGFR karşıtı antikorlar, genetik profili uygun olan hastalarda etkilidir.
  • İmmünoterapi: MSI-H (yüksek mikrosatellit instabilitesi) ya da dMMR (mismatch repair eksikliği) taşıyan özel hasta gruplarında etkilidir. Bağışıklık sistemini güçlendirerek kanser hücreleriyle savaşmasını sağlar.
  • Destekleyici Tedaviler: Beslenme desteği, ağrı yönetimi, psikolojik destek ve fiziksel rehabilitasyon gibi unsurlar tedavinin tamamlayıcı parçalarıdır. Özellikle ileri evre hastalarda yaşam kalitesini artırmaya yöneliktir.

Her hastanın durumu farklı olduğundan, kolon kanseri tedavisi mutlaka bireyselleştirilmiş olarak planlanmalı ve düzenli takiplerle sürdürülmelidir. Modern tedavi yöntemleri sayesinde, özellikle erken evrede yakalanan vakalarda tam iyileşme oranı oldukça yüksektir.

Sağlık Merkezi
Anadolu Sağlık Merkezi

Gastroenteroloji

Gastroenteroloji

Bölüm Doktorları

Tıbbi Birimi İncele
Gebze

Gastroenteroloji

Prof. Dr. Ahmet Melih Özel

Gebze

Gastroenteroloji

Prof. Dr. Zülfikar Polat

Gebze Ataşehir

Gastroenteroloji

Doç. Dr. Hasan Murat Gürsoy

Gebze

Gastroenteroloji

Prof. Dr. Ahmet Melih Özel

Gebze

Gastroenteroloji

Prof. Dr. Zülfikar Polat

Gebze Ataşehir

Gastroenteroloji

Doç. Dr. Hasan Murat Gürsoy

Tümünü göster

Önerilen Sağlık Yazıları

Mikrobiyota Nedir?

Mikrobiyota Nedir?

Pankreas Kanseri ve Tedavisi

Pankreas Kanseri ve Tedavisi

Kabızlık Polikliniği

Kabızlık Polikliniği

Kıl Kurdu Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Dökülür?

Kıl Kurdu Nedir? Belirtileri Nelerdir? Nasıl Dökülür?

Gastrit Nedir? Gastrit Belirtileri ve Tedavisi

Gastrit Nedir? Gastrit Belirtileri ve Tedavisi

Gaz Sıkışması Nedir? Gaz Sıkışması Nasıl Geçer?

Gaz Sıkışması Nedir? Gaz Sıkışması Nasıl Geçer?

Huzursuz Bağırsak Sendromu Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Huzursuz Bağırsak Sendromu Nedir? Belirtileri Nelerdir?

İshale Ne İyi Gelir? İshali Ne Keser?

İshale Ne İyi Gelir? İshali Ne Keser?

Makattan Kan Neden Gelir?

Makattan Kan Neden Gelir?

Mide Kanseri Belirtileri Nelerdir? Mide Kanseri Tedavisi

Mide Kanseri Belirtileri Nelerdir? Mide Kanseri Tedavisi

Mide Bulantısı: Nedir, Neden Olur ve Tedavisi

Mide Bulantısı: Nedir, Neden Olur ve Tedavisi

Mide Kanaması Nedir? Mide Kanaması Belirtileri ve Tedavisi

Mide Kanaması Nedir? Mide Kanaması Belirtileri ve Tedavisi

Siroz Nedir? Siroz Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri

Siroz Nedir? Siroz Belirtileri, Nedenleri ve Tedavi Yöntemleri

Ülser Nedir? Belirtileri, Teşhis ve Tedavisi

Ülser Nedir? Belirtileri, Teşhis ve Tedavisi

Ülseratif Kolit Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Ülseratif Kolit Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

ERCP  Nedir?

ERCP Nedir?

Karaciğer Biyopsisi Yerine Fibroscan Yöntemi

Karaciğer Biyopsisi Yerine Fibroscan Yöntemi

Pankreas iltihaplanması (Pankreatit) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Pankreas iltihaplanması (Pankreatit) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Kabızlık Neden Olur? Kabızlığa Ne İyi Gelir?

Kabızlık Neden Olur? Kabızlığa Ne İyi Gelir?

Mide Üşütmesine Ne İyi Gelir? Mide Üşütmesi Nasıl Geçer?

Mide Üşütmesine Ne İyi Gelir? Mide Üşütmesi Nasıl Geçer?

Mide Yanması Neden Olur? Mide Yanmasına Ne İyi Gelir?

Mide Yanması Neden Olur? Mide Yanmasına Ne İyi Gelir?

Karın Şişkinliğine Ne İyi Gelir? Şişkinlik Nasıl Geçer?

Karın Şişkinliğine Ne İyi Gelir? Şişkinlik Nasıl Geçer?

Reflüye Ne İyi Gelir? Reflü Şikayetlerini Azaltacak Öneriler

Reflüye Ne İyi Gelir? Reflü Şikayetlerini Azaltacak Öneriler

Karaciğer Kisti Nedir? Karaciğer Kisti Nasıl Geçer?

Karaciğer Kisti Nedir? Karaciğer Kisti Nasıl Geçer?

Safra Yolu Kanseri Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Safra Yolu Kanseri Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Pankreas Duktal Adenokarsinomu Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Pankreas Duktal Adenokarsinomu Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Safra Kesesi Polipleri Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Safra Kesesi Polipleri Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Crohn Hastalığı Nedir? Crohn Hastalığında Neler Tüketilmemeli?

Crohn Hastalığı Nedir? Crohn Hastalığında Neler Tüketilmemeli?

Karaciğer Yağlanması Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Karaciğer Yağlanması Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Kolon Kanserinde Robotik Cerrahi Avantajları Nelerdir?

Kolon Kanserinde Robotik Cerrahi Avantajları Nelerdir?

Mide Bulantısı Neden Olur? Mide Bulantısı Nasıl Geçer?

Mide Bulantısı Neden Olur? Mide Bulantısı Nasıl Geçer?

Kolorektal Kanser Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Kolorektal Kanser Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Karaciğer Büyümesi Nedir? Karaciğer Büyümesi Neden Olur?

Karaciğer Büyümesi Nedir? Karaciğer Büyümesi Neden Olur?

Karın Zarı Kanseri Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Karın Zarı Kanseri Nedir? Belirtileri Nelerdir?

Psikolojinin Bağırsak Sağlığına Etkileri Nelerdir?

Psikolojinin Bağırsak Sağlığına Etkileri Nelerdir?

Makat (Anal) Kanseri Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Makat (Anal) Kanseri Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Mide Fıtığı Nedir? Mide Fıtığı Belirtileri ve Tedavisi

Mide Fıtığı Nedir? Mide Fıtığı Belirtileri ve Tedavisi

Helikobakter Pilori Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Helikobakter Pilori Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Kabakulak Nedir? Kabakulak Belirtileri Nelerdir?

Kabakulak Nedir? Kabakulak Belirtileri Nelerdir?

Dispepsi (Hazımsızlık) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Dispepsi (Hazımsızlık) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Hemokromatozis Nedir? Hemokromatozis Belirtileri Nelerdir?

Hemokromatozis Nedir? Hemokromatozis Belirtileri Nelerdir?

Anal fissür (Makat Çatlağı) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Anal fissür (Makat Çatlağı) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Kanlı İshal (Dizanteri) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Kanlı İshal (Dizanteri) Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Wilson Hastalığı Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Wilson Hastalığı Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Bağırsak Düğümlenmesi Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Bağırsak Düğümlenmesi Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Dumping Sendorumu Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Dumping Sendorumu Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Gilbert Sendromu Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Gilbert Sendromu Nedir? Belirtileri ve Tedavisi

Tümünü göster